"Ne yapıyorsun burada bir başına?" dedi Can. Simya hiç der gibi başını salladı, ayağa kalktı. Etrafına bakındı tekrar Tibet'i görmeye çalışıyordu. Bir süre sonra Tibet kapının önünde gözüktü. Yanlarına geldiğinden Simya daha iyi hissediyordu. İki arkadaşı da yanındaydı, artık yalnız hissetmiyordu. Tibet'in koluna girdi. Can'ın tuhaf bakışlarını fark etmedi. Tibet yine bir tanıdığını görmüş gibi el salladı. El salladığı kız diğerlerine göre daha somurtkan bir yüz ifadesiyle yanlarına geldi. Simya gelen kızı tanımıştı. Birkaç zaman önce kasabadaki Çılgın Bitkiler ve İksirler dükkânında tanıştığı Beliz'den başkası değildi. Tibet her zamanki sululuğu ile elini Beliz'in saçlarına soktu. "Naber ufaklık?" dedi. Kız ufaklık demesine bozulduğu belli bir şekilde sinirli bir el hareketiyle Tibe

