Zemheri'den... Avludaki sedirlerin yastıklarını düzeltirken, "Zemheri!" Diyen Herdem ağabeyin sesiyle ona döndüm. "Efendim?" Dediğim de, elimdeki yastıkları çekerek sedirin üzerine bıraktı. "Bırak çalışanlar yapsın bu işleri." Durup dururken ne diye şimdi gelmişti ki? "Zemheri." Deyip sustu bir süre. "Ben askerden gelir gelmez saçmaladım. Sen de haliyle şaşırdın, anlıyorum." Sanki bir şeyler söylemek istiyordu ama dilinden dökülmüyordu. "Çekdar Ağa'yı sevdiğini biliyorum. Bunu bilirken, sana engel olmayacağıma emin olabilirsin." Dün bir bugün iki, ne değişti ki? Şimdi mi anlamak istemişti? "Anladım ağabey." Deyip tam gidecektim ki, durdurdu beni. "Eskisi gibi olalım Zemheri, gözlerin bana bir yabancıymışım gibi bakınca kahroluyorum." Derin bir nefes aldım. Ben de bir zamanlar ağabeyim değ

