DİLA 05:45 Uyandım. Önce bir nerede olduğumu anlamak istercesine etrafıma bakındım. Sonra yaşadığım her şey bir bir zihnime dökülüverdi. Nikah, tim ekibi, Sarp, dolabın önünde havluyu yere bıraktığım an… Gözlerimi sımsıkı kapattım. “Ne yaptın sen Dila?” diye fısıldadım kendi kendime. Yüzüm alev gibi yanıyordu. Hem utanıyor hem de içten içe meydan okuduğum için gurur duyuyordum. Onun gözlerindeki şaşkınlık, aslında kazandığım ilk zaferdi. Mutfağa gittim. Tam buzdolabının kapısını açacakken geri kapatıp kahve kavanozuna uzandım. Sonra sesini duydum, merdivenlerden iniyordu…. Disiplinli, ağır, kararlı adımlarla, çelik gibi bir ritimle mutfağa yaklaşırken, kalbim hızlandı. Ama belli edersem adım da Dila değildi! Kahveyi termosa doldurduğumda mutfak kapısında belirdi. Yeni tıraş olmuştu

