ALL NIGHT

2

Elleri arkadan bedenimi sarmış hafif hareketlerle müziğe ayak uydururken kulağıma yaklaştı. "Adın ne?"

Gülümseyerek omuz silktim ve kafamı geriye doğru yaslayarak alttan ona bir bakış attım.

"Önemli mi?"

Alt dudağını sarkıtıp kafasını iki yana salladı. "Aslına bakarsan pek değil."

Gülümseyerek bakışlarımı ondan çekip sırtımı bedenine iyice yasladım ve hareketlerimi daha ateşli bir hale getirerek ona sürtünmeye başladım. Bu ilk defa yaptığım bir şey değildi fakat ilk defa sonunu bu denli istiyordum.

Onunla yalnız kalmak istiyordum.

Karnımın üzerindeki ellerinin üzerinden tek elimi çekip ensesine yerleştirdim ve kafasını kendime doğru eğdim.

"Buradan gitmek istiyorum."

Kendimi ona daha çok bastırdığımda gözlerini yumup derin bir nefes aldı ve bu hareketi benim gülümsememe neden oldu.

"Bende ne zaman bunu söyleyeceksin diye bekliyordum."

Belimdeki ellerini çektiğinde bedenimi onda doğru çevirdim. Elimden tutup beni çıkışa doğru sürüklediğinde tam kapıdan çıkacak iken elindeki elimi yardımı ile onu durdurdum.

"Üst katta odalar var." Heyecandan ya da hızlı yürüdüğümüzden bilemiyorum nefes nefese konuşmuştum.

Gözlerini kısıp bir süre düşündü ve kafasını iki yana salladı. Bana doğru eğilip dudaklarını boynuma sürttüğünde derin bir iç çektim.

"Seninle işim biraz uzun sürecek gibi. Otele gidelim. "

Sorun olmadığını belli edercesine kafamı sallayıp yürümeye devam ettim. Bir kaç dakika kapıda bekledikten sonra arabası geldi ve ikimizde hızlı hareketlerle arabaya bindik. Karşımdaki erkeklerin sabırsızlıklarına alışkındım fakat bu gece bana ne oluyordu bilemiyordum.

Bir ara aklımdan, pek sevgili arkadaşlarımın içkime azdırıcı şeyler koyduğu bile geçmişti ama sanırım bu kadarını yapmazlardı. Yine de pek emin olamıyordum çünkü kendim gibi değildim. Tabi bu yine de işime gelirdi.

Bacağımda hissettiğim el ile bakışlarımı yan tarafa çevirdim. Bacağımda dolanan eli bile daha fazlasını istemem için yeterliydi ve bu ciddi ciddi tuhaftı.

"İsmim Namjoon."

Dudaklarım hafifçe yukarı kıvrılırken omuz silktim. "Çok da önemli değildi."

Bacağımda ki eli okşayarak yukarılara çıkarken bakışlarını yola çevirdi ve hafifçe gülümsedi.

"İnlerken ismim sana lazım olacak."

Normal şartlar altında biri bana bunu söylese suratına bir tane çakıp arabadan inerdim ama sikeyim ki bu beni sadece tahrik etmişti!

Kesinlikle içkime bir şey koymuşlardı!

Eli eteğimin altından daha da yukarılara çıkarken kesik nefesler alarak gözlerimi yumup kafamı arkaya yasladım. Kesinlik şanslıydım çünkü ne yapacağını iyi biliyordu. Bu gece kesinlikle olacaktı.

Eli iç çamaşırıma ulaşıp kadınlığım üzerinde parmakları ile daireler çizmeye başladığında derin bir iç çektim.

"Gözlerini aç."

Benimle emir kipi ile konuşmasını göz ardı ederek gözlerimi açıp ona baktım. Yüzünde çok seksi ve küstah bir gülüş vardı ve yemin ediyorum eriyordum.

Alt dudağını dişlerinin arasına alıp bana kısa bir bakış attıktan sonra yola döndü fakat eli hareketlerine devam edip beni mahvediyordu.

Yüzüme sinsi bir gülüş yerleştirip elimi kasıklarına doğru götürüp hafifçe okşadığımda yüzüne yamuk bir gülüş yerleşti. Hoşuna gittiği çok açıktı. Elimi yavaşça erkekliğinin üzerine götürüp yavaş hareketlerle henüz yeni yeni hareketlenmeye başlayan erkekliğini okşamaya başladım.

Beklediğim gibi abartı bir tepki vermemiş yalnızca dilini dudaklarında gezdirmişti.

"Umarım dayanıklısındır. Bu gece uzun olacak."

Yani dayanıklı mıyım değil miyim bunu pek bilemiyordum. Bu yüzden cevap vermek yerine hareketlerime devam ettim.

Elini iç çamaşırımın içinden kadınlığımın üzerine yerleştirince direkt temas etmek nefesimi kesmişti ve derin bir iç çektim. O hareket ettikçe yutkunma güçlüğü çekiyordum ve bu cidden tuhaftı.

Elini çekip arabayı durdurduğunda gözlerimi açıp etrafıma baktım. Büyük bir otelin önündeydik ve burası Los Angeles'ın en iyi otellerinden biriydi. Anlaşılan adamımız zengindi.

Elimi yavaşça erkekliğinin üzerinden çekip bakışlarımı ona çevirdim. Bana bakmadan arabadan indiğinde aynı şekilde arabadan indim. O arabanın anahtarını valeye verirken ben otele doğru adımlamıştım.

Resepsiyona uğramadan direkt asansöre ilerlediğinde bu otele bu gecelik gelmediğini zaten burada kaldığını anladım.

Gece yarısını çoktan geçmişti ve otel oldukça sakindi. Asansöre bindiğimiz an sırtım aynayla sert bir şekilde buluştu. Ne olduğunu kavramaya çalışırken dudaklarını boynumda hissettim. Elleri kalçalarımı sıktığı an tutamayıp derin bir inleme bıraktım ve ellerimi saçlarına geçirdim.

Saçlarını çekiştirirken bir yandan da daha çok boynuma bastırıyordum. Önce öpüyor ardından düşlerini geçiriyor ve aynı yerde son olarak dilini gezdiriyordu. Beni çileden çıkarmak için gerekli her şeyi yapıyordu.

Asansör kapısı açıldığında nefes nefes gözlerimi açıp kapıya baktım. İki tane orta yaşlı adam bize bakıyordu. Namjoon, sonunda dudaklarını boynumdan çekip kapıya bakmayı akıl edebilmişti. Ben çekineceğini düşünürken o hiç önemsemeden nefes nefese sırtını benim gibi aynaya yasladı.

Adamlar asansöre binip arkasını bize döndüğünde Namjoon uslu durmayıp elini bacağımda gezdirmeye başladı. Buna tepkim sadece gülümsemek olmuştu çünkü şu an yaptığı tahrik ediciydi.

Asansör tekrar durduğunda Namjoon bacağımda ki elini çekip belime yerleştirdi ve beni yönlendirdi.

Asansörden çıkıp bir odaya doğru ilerlerken kalbim ağzımda atıyordu. Yemin ediyorum bu sefer olacaktı.

Kart ile kapıyı açıp geçmemi beklediğinde içeriye doğru adımladım. Kapı sert bir şekilde kapandığında bedenimi ona doğru döndüm. Elindeki kartı komidinin üzerine bırakıp hafifçe gülümsedi.

"Bir şeyler içer misin?"

Kafamı anında iki yana salladım. Yeterince içmiştim ve şu an gayet rahat hissediyordum. Rahatlamaya ihtiyacım yoktu.

Kafasını aşağı yukarı sallayarak bana doğru yaklaştı ve kolunu sarılacak gibi bedenime doladı. Ben ne olduğunu anlamaya çalışırken elbisemin fermuarının aşağı doğru indiğini hissettim.

O kadar yavaş açıyordu ki sıcak parmakları soğuk sırtıma değiyor ve ürpermeme neden oluyordu. Fermuarı sonunda en sona indirdiğinde ellerini elbisenin askılarına yerleştirdi ve gülümsedi.

"Cesur tavırlarını yatakta da görmek istiyorum." Sağ omuzumdaki askı aşağı doğru indiğinde omuzuma minik bir öpücük bıraktı. "Çünkü bundan hoşlanıyorum."

Devam edecek...

Vote 

Siz istiyor devamını verecek oy. ❣️