Ece, zamanın hızla akıp gitmesine artık eskisi gibi üzülmüyordu. Günler, aylar önceki gibi yakıcı bir özlem taşımıyordu artık. İçinde, onun yerini alan büyük bir boşluk vardı. Belki de gerçekten Serkan’ı unutmaya başlamıştı. Ama bu düşünce bile tuhaf bir rahatsızlık veriyordu. Unutmuş olmam neden bana yanlış geliyormuş gibi hissediyorum? Hafta sonu için Kütahya’ya, ailesinin yanına gitmeye karar vermişti. Küçük bir çanta hazırladı, içini kontrol etti ve fermuarı çekti. Aylardır içini kemiren "Onunla bir yerde karşılaşırsam ne yaparım?" düşüncesi artık bir utanca dönüşmüştü. Sanki yanlış bir şey yapmış gibi… Oysa giden kendisi değildi. Aa, bu arada bir araba aldım! Bu fikir yüzüne kocaman bir gülümseme yaydı. Uzun zamandır birikim yapıyordu ve sonunda kendine küçük, sevimli bir araba alm

