Bölüm 16

2175 Words

Ameliyatın ardından aileyle görüşmek üzere ben çıkmıştım karşılarına. İki kurşun girdiğini geldiğimde öğrenmiştim. Soy adının bir önemi yoktu sedyede uzanırken. Kanlar akarken kimsenin aklına Dağdevirenlerin oğlu olduğu bile gelmemişti.  Ölüm diyorduk ya hani. En kötü ölürüz.  Aslında hafife alınmayacak tek kelimeydi belkide. Bir aileyi dize getiren iki kurşun düşünün. Dağ gibi adamları diz çöktürüp ağlatan, bir aileyi parçalayan bir güç.  Öyle bir günden geriye kalan ağlayan bir çift gözdü. O kadının gözünden akan yaşları ben bile unutmayacaktım.  Kendimi bahçeye attım. O kadar zor olmuştu ki ameliyat, tek kurşun çıkarabilmiştik. Bedeni kendini toparlar toparlamaz ikinci ameliyatı olacaktı. Dua etmekten başka çare yoktu. Vera elinde bir kahve ile çıkagelmişti.  "Aşiretten birileri ge

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD