Midyat’ın taş avlusu, şafağın yumuşak ışıklarıyla yıkanırken, konağın sarsılmaz ruhunun bir kanıtı gibi dimdik ayakta duruyordu. Asırlık çınar, dallarını avlunun taşlarına uzatmış, geçmişin sırlarını fısıldayan karmaşık gölgeler yaratıyordu. Şeyh İsmail’in son planına karşı kazanılan zafer, Eylül, Berdan ve müttefiklerinin kararlılığını güçlendirmişti, ancak konağın altında gizli bir geçidin varlığının ortaya çıkması, yeni bir entrika ve tehlike katmanı eklemişti. Eylül, kütüphanede, Clara’nın eski haritasının soluk çizgilerini parmaklarıyla takip ediyordu. Asırlık belge, Osmanlı döneminden kalma, konağın altında bir tünel ağını ortaya koyuyordu. Bir zamanlar kuşatmalar sırasında sığınak olarak kullanılan bu geçitler, şimdi Şeyh İsmail’in elinde bir tehdit oluşturuyordu. “Eğer bunu biliyo

