Yatağa oturmamıştım bile, burada kalmayacaktım ve yatağı bozmanın hiç anlamı yoktu. Gözyaşları içinde az önce buraya attığımız valizi alıp kapıya ilerlemiştim ki Ferman açtı kapıyı. Onu görünce birkaç adım geri attım, öfke içinde yüzüme bakarak üzerime yürüyordu. Onu gördükçe öfkem daha da artıyordu, kendime hakim olamıyordum artık. "Neydi bu yaptığın şimdi, illa insan içinde bağıra bağıra gitmenin anlamı var mıydı?" Birde utanmadan bana suç yüklüyordu, bu adam nasıl biriydi böyle, nasıl bu kadar yüzsüzdü? "Sen elalemin içinde beni rezil ederken sorun yok, ben bunu söyleyince mi suç oluyor?" Öfke içinde bağırdım yüzüne, kinimi kusup rahatlamak istiyordum artık. Hâlâ üzerime yürüyordu, haklıyken haksız duruma düşüyordum, üzerime yürüyerek pusmamı sağlıyordu. "Olan olmuş zaten, hâlâ ne

