Elif'in Anlatımından; Mert, Sirac'ı camın önünde çekmiş, onu göremediğimiz bir yere götürmüştü. Gözlerim perdenin arkasından onları ararken, içim içime sığmıyordu. Buse anlamış gibi elini dizime koydu; "Sadece konuşuyordur." dedi. Gözlerimden ona inanmadığımı çok rahat anlamış olacak ki "Mert komutanım yapmaz öyle şeey.." dediğinde yüzümde sahte bir gülümseme oluştu. Gerçi benim için neden kavga etsin ki? Neyi oluyordum ben onun... İçimdeki sesleri bölen Mihriba'nın sesi oldu. "Öğretmenim... benim işim bitti." dediğinde masamdan kalkıp yanına gittim. Masanın üzerinde oyun hamurundan yapılmış vazonun içine çiçekler yapmıştı. Vazosuna desen bile vermişti. Hayretle yaptığına baktım. Bu yaştaki bir çocuk için fazlasıyla yetenek isteyen bir şeydi. Alt tablasından tutup sınıfın içindeki öğren

