Buğra Deniz Soysal'dan Bora ’ nın sesiyle irkildim . tekrardan irkildim . “Buğra . . . yeter ,” dedi . Sesi ne bağırıyordu ne de yargılıydı . Ama içinde bir ağabeyin yorgunluğu , endişesi ve çaresizliği vardı . Derin bir nefes aldım . Göğsüm sıkışmıştı , avuç içimden süzülen kan yere damlıyordu ama acısını hissetmiyordum . Yalnızca boğazımda hâlâ çözülememiş düğümler vardı . Babam yerinden kalkmamıştı . Yüzü taş kesilmişti ama gözlerinde bir baba olarak ilk kez gerçek bir korku vardı . Sessizce arkamı döndüm . Ayak seslerim odaya hâkim bir yankı gibi çınladı . Bora bana yaklaşacak gibi oldu ama ben başımı eğerek : “Yalnız kalmam lazım ,” dedim . Sözlerimden sonra bana dokunmadı . Merdivenlerden yavaşça çıktım . Evin sessizliği başımı döndürüyor , her köşe bir gölge gibi üzerime

