Büyük Güne Hazırlık 2

2214 Words
Hep beraber merkezde almıştık soluğu. Kadir Bey; -" İleride tanıdığım bir kuyumcu var. Önce ona gidelim isterseniz. Oradan yüzük için model beğenmezseniz eğer diğerlerini de gezeriz, zaten burası kuyumcular sokağı. Hepsi bir arada " dedi. Anlattığı kuyumcuya gelmiştik. Kadir Bey ve kuyumcu sahibinin selamlaşmasnın ardından Kadir Bey bizleri göstererek tanıştırdı ; -" İşte oğlum Ferdi ve müstakbel gelinim Zühre. Bu akşam sözümüz var. Yüzük bakacağız" dedi. Bu cümleyi kurarken gurur duyduğunu hissedebiliyordum. Kuyumcu da gülümseyerek ; -" Oooo , hayırlı olsun gençler. Hoşgeldiniz. Buyrun buyrun. " diyerek bizi içeriye davet etti.. Annelerimiz ve Kadir Bey çaylarını yudumlarken bizde Ferdi ile yüzüklerimizi seçiyorduk. O kadar çok model vardı ki. Her biri insanın gözünü kamaştırıyordu. Beğendiğimiz her modeli deneyip, annelerimizden fikir alıyorduk. Semra Hanım bize bakarak ; -" Ne de güzel oldu değil mi Esma hanım .?" Dedi. Bunu söylerken gözleri parlıyordu. -" Oldu , Semra Hanım güzel oldu." dedi. Yüzüklerimizi seçip , parmak ölçümüzü de verdikten sonra kuyumcudan çıktık. Akşama hazır olacağını söylemişlerdi. Yüzüğümün üzerinde sonsuzluk işareti bulunuyordu. Bu işaretin üzerinde ise ince ince taşlar vardı. Aşkımızı temsil ediyordu. Kuyumcudan sonra Ferdi ve Kadir Bey ' den ayrılıp bayan bayana gezmeye devam ettik. Bana akşam sözümde giymem için kıyafet alacaktık. Kafamda kurduğum bir elbise tarzı, rengi bile yoktu. Gezip, gördüğümde karar verecektim. Cadde üzerinde gezerken gördüğümüz ilk mağazaya girerek kıyafet bakmaya başladık. Rengarenk , desen desen elbiseler , abiyeler vardı. Renkli ve desenli olanlar çok basit duracak , abiye ise çok ağır olacaktı . Mağazayı incelemeye devam ediyorduk. Semra Hanım reyonun birinden bir elbise seçmiş bana gösteriyordu. Gözleri ışıl ışıldı , -" Bak kızım , bu nasıl.? " Yanına yaklaşıp , elbiseyi inceleyerek ; -" Güzel, birde üzerimde görelim " diyerek deneme kabinine girdim. Semra Hanımın seçmiş olduğu elbise siyah dantelli bir elbiseydi. Çok içime sinmese de onu kırmamak için elbiseyi denemek istedim. Elbiseyi giydikten sonra kabinden çıkarak aynanın karşısına geçtim ve kendi etrafımda dönerek ; -" Nasıl , olmuş mu? " diye sordum. Annem olmamış anlamında bana kaşlarını kaldırıyor, ama Semra hanıma da olmamış diyemiyordu. Annem yanıma gelip elbiseyi incelemeye başladı. Semra hanım ise uzaktan beni süzüyordu. Sanki onunda içine sinmemiş gibiydi. Ama dillendirmiyordu . Sanırım ben beğendiysem diye üzmek istemiyordu. Çok ince fikirli bir bayandı. Annem üzerimdeki elbiseyi güzelce incedikten sonra elbisenin eteğini göstererek ; -" Bakın burdan kumaş kaptırmışlar , iki taraf eşit değil. Bu olmaz " dedi. Gerçekten öyle miydi.? Yoksa elbiseyi beğenmediği için bahane mi buldu bilmiyorum ama beni büyük bir dertten kurtarmıştı. Çünkü Semra Hanım' ın beğendiği elbiseye , beğenmedim diyemezdim. Aslında beğenmediğimi söylesem bile alınacak biri değildi. Ama benim yapıma ters bir davranıştı. O mağazada bize hitap eden bir elbise bulamayıp çıktık. Zaten ilk girdiğimiz mağazadan da alacak değildik. Cadde üzerinde yürümeye devam ettik. Annem ile Semra Hanım sohbet ediyorlar bende onları dinliyordum. Semra Hanım tebessüm ile ; - " Dikiş - nakış işinden anlıyorsunuz. Ne güzel bir yetenek " dedi. Annem ; -" Evet kursuna gittim. Anlıyorum, dikiyorum da " dedi. Anneme dönerek iç çektim ve ; -" Keşke zamanımız olsaydı da sen dikseydin elbisemi " dedim. Annem de derin bir nefes alarak ; -" Olsun kızım, nasip." dedi . Semra Hanım; -" Gerçekten ağır elbiseler, takımlar dikebiliyor musunuz.?" diye sordu. -" Tabii, dikebiliyorum. Eğer ihtiyacınız olursa dikerim " dedi. -" Çok iyi çok, maşallah " dedi. O sırada gözüme bir mağaza kestirmiştim. Konuşmalarının bitmesini bekliyordum. Konuşmaları biter bitmez mağazayı işaret ederek ; -" Buraya da bakabilir miyiz.? " Diye sordum Semra Hanım; -" Tabi , bakalım kızım " dedi. Mağazaya giriş yaptığımızda dekorasyonu dikkatimi çekmişti. Tavanında rengarenk spot lambalar, dönen reyonlar, hareketli mankenler. Baya havalı bir mağaza idi.. Pahalı olacağını düşünerek bakmadan çıkmak istedim. Ama Semra Hanım buna engel oldu. İçeriye girer girmez yanımıza gelen şık giyimli personel ; -" Buyrun efendim, nasıl yardımcı olabilirim.? " diye sordu. Gülen ses tonuyla. Personelin kıyafeti bile mekanın bize göre olmadığını anlatıyordu. Siyah mini eteği , beyaz sıfır kol gömleği ve siyah kıravatı ile karşılamıştı bizi. Semra Hanım beni göstererek; -"Gelinime elbise bakacağız " dedi. -" Tabi Efendim benimle gelin lütfen " dedi personel. Ben anneme ; -"' Anne lütfen çıkalım , burdan bişey alamam ben " derken Semra Hanım personelin peşinden gidiyor , bizi de eliyle peşlerine çağırıyordu. Annem ile beraber onların peşlerinden gittik. Personel elbise reyonundaki elbiselerini gösteriyordu. Her biri birbirinden ışıltılı, birbirinden lüks ve dekolteliydi. Ben elbiselere uzaktan bakıyordum. Bunu gören Semra Hanım yanıma gelerek kulağıma fısıldadı ; -" Kızım neden uzakta duruyorsun, bugün senin günün seç beğen istediğini " dedi. Kekeleyerek ; -" Semra Hanım , bunlar çok fazla abartılı ve aşırı dekolteli " derken sözümü keserek imalı şekilde -" Ne Semra Hanımı kızım. Semra anne demelisin " dedi. Başımı eğdim ve yüzümü asarak; -" Özür dilerim, hemen alışamadım " dedim. Bu anî çıkışına çok üzülmüştüm. Zaten daha dün tanışmıştık , nasıl hemen bugün anne dememi beklemişti benden anlayamıyorum. -" Seni kırmak istemedim kızım, seni kızım gibi sevdiğim için bana yabancı gibi ' hanım ' demenden hoşlanmadım. Onu belirtmek istedim" dedi. Aslında evet " hanım " baya resmi kalıyordu bizim ilişkimize. Teyze , abla falan desem aynı tepkiyi göstereceğini düşünmüyordum. Zamanla 'anne ' diyeceğimi düşünebilirdi. Annem olaya sadece seyirci kalmış, aramızda geçen konuşmalara dahil olamamıştı. Semra anneye ; -" Sizi çok iyi anladım. Haklısınız " dedim. Ve yanından ayrılıp incelememi istediği kıyafetlerin yanına gidip kıyafetlere bakmaya başladım. Annem , Semra Hanım' ın yanına giderek onunla konuşmaya başladı... Onları görmüyor gibi yapıyor , kıyafetleri inceleyip personelle konuşuyordum. Sonra beraber yanıma geldiler. Hep beraber incelemeye devam ettik. Personel eline aldığı kan kırmızısı dantel detaylı elbiseyi tanıtmaya, anlatmaya başladı. -" Yurtdışından gelen bu nadide parça, dünyaca ünlü Fransız moda tasarımcısı Gabrielle Bonheur Chanel in eseridir. Gördüğünüz güpürler de Fransız güpürüdür. Denemek isterseniz hemen yardımcı olabilirim. " dedi. Semra annem; -" Elbise ne kadar özel olursa olsun, benim kızımın üzerinde anlam kazanır. " dedi. Utanarak ; -" Teşekkürler anneciğim, ama ben söz için bu kadar ağır bir elbiseye gerek yok diye düşünüyorum. " dedim. Semra annemin ve annemin koluna girerek çıkışa doğru ilerledik; -" Burası bizi ve bütçemizi aşar, başka mağazalara bakalım. Burda vaktimizi harcamayalım " dedim.. Personele teşekkür ederek mağazadan çıktık. Cadde üzerinde yürümeye devam ederken Semra annemin bir tanıdığı ile karşılaştık. Selamlaşmanın ardından Semra annem beni göstererek; -" Güzel gelinime elbise alacağız " dedi. Kadın ; -" Ağabeyim yeni mağaza açtı. İsterseniz oraya götüreyim sizi " dedi . Semra annem , önce bana sonra da anneme bakıp onayınızı aldı. Hep beraber mağazaya doğru ilerledik. İçeriye girdiğimizde bir bey bizi karşıladı. Orta yaşlı, şık giyimli, iri yarı bir adamdı. Uzun sakal ve bıyıkları vardı. Bu görüntüsünün ardında kibar biri yatıyordu. Bizi oldukça güzel karşılamıştı. Gülümseyerek; -" Hoşgeldin ablacığım, ooo misafir de getimişsin. Hoşgeldiniz bayanlar. Buyrun ne içersiniz.? " dedi. İçeriye girerek ; -" Hoşbulduk " dedik. Mağaza sahibi Bey' e söz merasimi için elbise bakacağımı söyleyerek reyonlar göz gezdirdim. Gerçekten güzel parçalar vardı. İçlerinden haki yeşili bir elbise beğendim. Üzerime tutarak annemlere gösterdim. Onlarda beğenmişlerdi. Heyecanla deneme kabinine girdim. Gerçekten çok yakışmıştı. Kabinden çıktığımda elbisemin eteklerini tutarak annemlerin önünde kısaca bir dönüş yaptım. Onlarda çok beğenmişlerdi. Annemin gözlerinin içi gülüyordu adeta. -" Çok güzel olmuş kızım " dedi. Semra annem de anneme onay vererek ; -" Evet gerçekten çok ama çok güzel olmuşsun kızım. Demekki nasibimiz buradaymış " dedi. Aynanın karşısına geçerek uzunca kendime baktım. V yaka olan elbisemin omuzlarından sallanan uzun boncuklar elbiseme ayrı bir hava katmıştı. Hem sade , hem de şık bir elbise idi . Kararımızı vererek elbiseyi satın alıp mağazadan çıktık. Elbiseyi aldığımız mağazanın hemen yanında birde ayakkabı mağazası vardı. Ayakkabı bakmak için oraya girdik. Elbisemin boyu uzun olduğu için ayakkabım zaten gözükmeyekti. O yüzden sade bir stiletto almayı düşündüm. Boyum uzun olduğu için de kısa topuk tercih edecektim. İncelediğim modellerden birini beğenip denedim. Krem rengi , hafif ince topuklu rahat bir ayakkabıydı. Annemlere ayakkabıyı göstererek ; -" Çok rahat ve çok beğendim bunu alıyorum" dedim.. Semra annem ; -" Tamam kızım , beğendiysen alalım " dedi. Ödemesini yaparak mağazadan çıktık. Elbise ve ayakkabı işimiz hallolmuştu. Ferdi' yi arayarak haber verdim. -" Aşkım bizim işimiz bitti. " dedim. Ferdi de heyecanla ; -" Tamam aşkım kuyumcu da buluşalım o zaman " dedi. Hep beraber kuyumcuya doğru yolaldık. Yüzüklerimiz yapılmış olmalıydı. Kuyumcuya vardığımızda Ferdi ve Kadir Bey bizi bekliyorlardı. Yüzüklerimiz hazır bizi bekliyordu. Ferdi ile içeriye girerek yüzüklerimizi aldık. Ferdi gözlerimin içine baktı ve kulağıma fısıldadı; -" Seni çok seviyorum." Gülümseyerek yanıt verdim. Dışarıya çıktığımızda Kadir Bey; -" Eee öğlen oldu bir yemeği hakettik " dedi. Annem ; -" Eve gidelim daha akşama hazırlık yapılacak" dediyse de Kadir Bey' i ikna edemedi. Hep beraber bir lokantaya girip yemek yedik. Yemeklerimizi yedikten sonra evimize gitmek üzere arabaya bindik. Yorgunluk ve yemekten olsa gerek üzerimize bir ağırlık çöktü. Arabada kimsenin sesi çıkmıyordu. Bende ' akşama beni ne bekliyor acaba .?' diye düşünüp kendimi strese sokuyordum. Eve vardığımızda Kadir Bey bagajdan akşam için aldığı ikramlıkları çıkarttı. Annem şaşkınlıkla; -" Ne gereği vardı Kadir Bey.? Biz hazırlardık birşeyler." dedi. Kadir Bey; -" Olur mu öyle şey efendim. Zaten akşama ne kaldı ki, siz bunaltmayın kendinizi " dedi.. Çok anlayışlı biriydi Kadir Bey. Çok ince bir davranış sergilemişti bu hareketiyle. Annem ; -" Sağolun" dedi ve ağabeyimi ikramlıkları taşıması için çağırdı. Ağabeyim ikramlıları içeriye taşırken Ferdi ağabeyime yardım ediyor. Beraber sohbette ediyorlardı. Ağabeyimi Ferdi ile sohbet ederken görmek beni şaşırtmıştı. İkramlıklar taşındıktan sonra , Ferdi ve ailesi hazırlanmak için evlerine gittiler. Bende içeriye girer girmez kendimi banyoya attım. Günün yorgunluğunu başka türlü atmam mümkün değildi . Sıcak suyun rahatlatıcı etkisi yine tüm vücudumu sarmıştı. Ama ne yazik ki bu etki uzun sürmeyecekti. Uzun bur duş keyfi yapamayacaktım. Duştan çıkar çıkmaz akşam için hazırlıklara başladık. Merve' yi arayarak hem sözüme davet ettim, hemde yardıma gelmesini istedim. Akşam evimiz bir hayli kalabalık olacaktı. Amcamlar, dayımlar, halamlar, Ferdi' nin ailesi ve akrabaları derken her oda dolacaktı. Söz kesileceğine göre önce kız isteme olacaktı. Kız isteme merasiminde kahve yapmam gerekiyordu , üstelik o kadar kişiye. En önemlisi de Ferdi' ye tuzlu kahve içirecek olmamdı. Acaba benim hatrıma acı, tuzlu kahveyi içip bitirebilecek miydi.? Düşünceler ağı yine beynimi sarmıştı. Bir an önce akşam olsun ve ne yaşanıyorsa yaşansın diye düşünüyordum artık. Sonunda ev hazırlığımızı tamamlamış, kendi hazırlığımıza geçmiştik. Merve ile ben odama geçerek hazırlanmaya başladık. Merve aldığım elbiseyi görünce gözlerini açarak ; -" Woowwww çok güzel " dedi. Beğenmesine sevinmiştim. Çünkü Merve' nin zevkine güveniyordum. -" Bende çok beğendim canım , birde üzerimde görmelisin " dedim ve elbisemi giydim. Üzerimdeki duruşuna da bayılan Merve gözlerini benden alamıyor, ağzı açık bakıyordu. -" Makyaj ve saç yapımının ardından tam bir âfet olacaksın Zühre " dedi. Kahkaha atarak ; -" Afet mi.? Sen delisin " dedim. Merve hemen eline saç maşasını alarak saçlarıma maşa yapmaya başladı. Bende aynı zamanda yavaştan makyajımı yapıyordum. Bir çılgınlık yapıp hazırlık aşamasında Ferdi' ye fotoğraf çekip gönderdim. Ferdi cevabını arayarak vermek istemişti. Telefonu açarak ; -" Efendim aşkımm " dedim. Sesim oldukça al beniliydi. Sanırım elbisenin havası bana da hava katmıştı. -" Aşkımm bu kadar güzel olma. Nazar değer " dedi. Gülümsedim. -" Bugün bizim en güzel günümüz aşkım. Tabiki güzel olmalıyım " dedim. Merve de bizi dinliyor. Bana el kol hareketleri yaparak Ferdi' nin ne söylediğini soruyordu. Ferdi; -" Sen her hâlinde güzelsin bebeğim " dedi. Ferdi' nin yine şımartma seansı başlamıştı. Böyle konuşmaya devam edersek akşama hazır olamayacaktım. -"Teşekkürler Aşkımm. Şimdi telefonu kapatıp hazırlanmalıyım." diyerek telefonu kapattım. Merve merakla ; -" Ne dedi.?? " diye sordu. -" Çok güzel olmayacakmışım, nazar değermiş" dedim. -" Vallaha haklı. Hazırlanınca sana bir nazar boncuğu takalım " dedi. -" Saçmalama Merve boncuk insanı nazardan korur mu hiç ? Dua korur. Duamızı ederiz, gerisi Allah'a kalmış." dedim. -" Tamam he , haklısın " diyerek saçlarımı yapmaya devam etti. Hazırlığımız tam gaz devam ediyordu. Makyajım bitmiş , saçlarım da bitmek üzereydi. Annem yanımıza gelerek ; -" Herşey hazır siz hazır değil misiniz.? " dedi. Merve kıkırdayarak elindeki saç maşasını bırakıp, ellerini birbirine vurarak ; -" Şimdi bitti yenge " dedi. Ayağa kalkarak kendi etrafımda döndüm. Annem beni inceleyerek ; -" Çok güzel olmuşsun kızım." dedi ve sarıldı. Yine duygusallığı üzerindeydi. Kolay değildi tabiki bu gece kızı sözleniyordu. Annemle ben sarılırken babamın sesi salondan yükseldi. -" Tamam , biz hazırız zaten " diyordu babam Büyük ihtimalle yola çıkmışlardı. Annem odadan çıkarak babamın yanına gitti. Bizim akrabalarımız da yavaştan gelmeye başlamışlardı. Önce dayım, yengem sonra da amcamlar gelmişti. Annemin bir önceki söylemlerine göre odamdan çıkmayıp herkes toplandığında ' hoşgeldiniz' diyecektim. O yüzden beni merak edip , görmek isteyen herkes odama geliyor beni görüp öyle misafir odasına geçiyordu. Bir anda evimizin önünden korna sesleri yükselmeye başladı. Gelmişlerdi. Heyecanım dorukta, kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Merve sakin olmam yönünde telkinlerde bulunuyor ama ben söylediği hiçbir şeyi duymuyordum. İçerden yengemin sesini duyuyordum. -" Aaaa 3 araba gelmişler " diyordu. Bu beni daha çok heyacanlandırmıştı. Annem ve babam da misafirlerimizi karşılamaya çıkmış olmalılardı. Kapıdan güler yüzle karşılanan her misafirimiz beni soruyor sonra da odaya geçiyordu. Yengem yanıma gelerek ; -" Kızım sende hoşgeldin de insanlara " diye beni uyardı. -" Herkes odaya geçince derim yenge annem hep öyle tembih etmişti " dedim. -" Herkese öyle yaparsın tamam o zaman. Ama Ferdi' yi sen karşılamalısın " dedi. Merve odadan çıkıp gelenleri kontrol edip geldi. -" Annem haklı Zühre Ferdi' yi sen karşılamalısın." dedi. Herkes İçeriye girmiş benim gibi utandığı için en sona Ferdi kalmıştı. Yengem ; -" Zühre gel , geliyor ." diye beni çağırdı. Ferdi elinde kocaman bir demet gül ile beni bekliyordu.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD