ALINTI

376 Words
Yüzü güzel olacağına kaderi güzel olsun derdi, rahmetli babannem. Küçüktüm. Annemin ve çevremin güzelliğim karşısında ettiği tüm iltifatların karşısında bir duvar gibi duran babannemin söylediklerini anlayamazdım. Anlayamazdım ama sözlerini aklıma kazımaktan da bir an olsun geri durmazdım. Eski topraklardandı babannem. Hükümet gibi kadındı. Her bir kelâmı yaşanmışlık kokak tecrübe dolu satırlardı. Yüzü güzel olacağına kaderi güzel olsun. Anlıyordum. Anlamak bir kenara dursun babannemin kulaklarımda yankılanan cümlesini yaşıyordum. Anlamak ve yaşamak kadar ilk defa bu denli canımı yakıyordu. Elimden yitip giden ve bir gecede parçalara ayrılan hayatım un ufak olup siliniyordu. Bedeller vardı bir de bedel ödeyenler. Hangi tarafta yer alıyordum, bilmiyorum. Tek bildiğim hangi tarafta olursam olayım yanmaktan kendimi kurtaramıyorum. . . . Kulaklıkları kulağıma iliştirerek kitaplarımı kucağıma aldım ve kollarımı etrafına sararak göğsüme yasladım. Göğüs kafesimde hissettiğim boşluğu doldurmak ister gibi sıkıca bastırdım. Ünlü Moda evinden Feraye ablaya teşekkürlerimi sunarak küçük bir baş selamı verip ayrıldım. Attığım ağır adımlarla eve ulaşmayı bekliyor fakat bunu kesinlikle dilemiyordum. Göğsüm aldığım derin nefesin etkisi ile havalanırken üzerimde kurulan hakimiyetin bu içli nefes üzerinde bile büyük ölçüde bir etkisinin var olduğunu biliyordum. Attığım uyuşuk ve sarsak adımlar gitmekten kaçındığım yöne yorgun aynı zamandan dalgın bedemi taşırken geniş bir göğüse çarpmaktan son anda kurtuldum. Kafamı kaldırır kaldırmaz karşılaştığım gözler yüzümde küçük bir şaşkınlık emaresi bıraksada sevincim bunu hızla gölgelemeye yetiyordu. Gözlerim garip bir iç güdü ile baştan aşağı vücunda gezindi. Korkuyla gezinen gözlerim gönül rahatlığıyla tekrar kara gözlerini buldu. İri ve damarlı elleri uzanarak kulağımda ki kulaklıkları çıkartıp kulağına yasladı. Duyduğu tanıdık melodi dolgun dudaklarında güzel bir tebessüm meydana getirdi. "Yine mi, Firuze?" Benim adım Süreyya, Süreyya Yakut. Ama Eşref Tunga'nın Firuzesiyim. Kalıplara sığdırmadığı, güzel gözlerinden geçemediği biricik nişanlısı... Ben herkes için Süreyya, bir tek Eşref için Firuze'yim. "Heep!" diyerek karşılık verdim. Neyden bahsettiğini elbette çok iyi biliyordum. "Bu defa kim şenlendirdi, Firuzemin kulaklarını?" Derin içten bir gülümseme oluştu yüzümde. Zaten benim yüzüm bir onun yanında gülerdi. Benim kulaklarım bir onu işitir gönlüm bir onu severdi. "Dedublüman." Sık sık farklı sanatçılardan bu parçayı dinler, Eşref'in olmadığı zamanlarda sığınağım bellerdim. "Sisliyiz." dedi yarım ağız ve gür kömür karası kaşlarını çattı. "Kara bulutlar çöreklenmiş yine gözlerine." Parmak uçları hafifçe gözlerimin kenarlarını turladı, uzun kirpiklerimin ucunu okşadı. "Çok özledim." diye soludum ve daha fazla dayanamayarak parmak uçlarımda yükselip kollarımı Eşref'in boynuna sıkıca doladım.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD