Selim, Onur’un verdiği listedeki bilgileri Cengiz Yarbay’a ulaştırmayı başarmıştı. Şehit olan askerlerin künyeleri elindeydi. Zamanı geldiğinde ailelerine teslim edilecekti. Hep yaptığı gibi, öğrendiği gibi bütün hislerinin üzeri örtülüydü. Yüzü sabitti, sertti, ifadesizdi. Düşünceleri kendisinde gizliydi. Görev bitene kadar düşeceği tek an öldüğü an olurdu. Zayıflığa yer yoktu. ‘’Komutanım!’’ diyen sesle başını gelene çevirdi. Ferit hazırolda bekliyordu. ‘’Rahat ol.’’ dedi. Ferit rahat konuma geçti. ‘’Komutanım, kampta yaşayanlardan biri cenaze namazı kıldırabileceğini söyledi. Onay verirseniz hazırlıkları tamamlayalım.’’ ‘’Ne gerekiyorsa bir an önce yapın.’’ dedi Selim. Hava sıcaktı ve bu sıcakta ölenleri uzun süre bekletebilecekleri yer yoktu. Olası bir salgın hastalığı göze alamazd

