Meva kendine dokunmaktan korka korka duşunu almış yatağının üstünde ölü gibi uzanıyordu. Gözleri sonuna kadar hayretle açılmış sabah yaşadığı şeyi düşünüyordu. Ne yaşadığını kelime haznesine soramıyordu çünkü düşündüğü an kalbi sıkışacak nefesi kesilecekti. Kendisini koruyan adam için bir parça üzülmüş olabilirdi belki ama sabah kendisini yoldan çıkaran adama eskiden daha çok nefret duyuyordu. Ne yapmıştı öyle! Elleriyle... Yan döndü yattığı yerden ve kasılan bacaklarını sıkıca kapattı. Düşündüğünde bile böyle oluyorsa artık onu gördüğünde neler hissedecekti bilemiyordu. Bedeninin ihanetine uğramıştı. Nasıl kurtulacaktı bundan. Eve gelirken bahçe masasında gördüğü çantası ve telefonuyla çok şaşırmıştı. Kaçırılırken gözü bağlandığı için neyin nerede olduğunu bilmiyordu çantasını görünce d

