Abim Azad’ın cezasını ben çekecektim. Sevdalanan o idi ama bunun sonucuna katlanmak bana kalmıştı. Duyduklarımı bir an olsun algılamak istemesem de olanın gerçekliği tüm rahatsız ediciliği ile ortada duruyordu. “Senin ağzından çıkanı kulağın duyar mı Efkan Ağa! Kızımı büyütüp okutmuşumdur ama şimdi gelir berdel mi dersin?” “Ben torunumu büyütüp okutmadım mı? Öğretmen etmedim mi? Senin oğlun benim kızımın şerefini hem beş paralık edecek, hem benim ağalıma zeval getirecek hem de benim bir şey olmamış gibi buna razı gelme mi isterdin öyle mi? O iş masaldan ibarettir Rüstem, bilirsin! Mardin’in kuru toprağına gömerim kızını bilesin! Sana bir gün mühlet, yarın geldiğimde kızını ya gelin eder çıkartırsın konağından ya da tabuta sarar çıkartırsın. Karar senindir!” Babam, bir bana bir de Şerza

