Ölüm. Dört harften oluşan büyük bir boyut değiştirme. Bedenin dünyadaki zamanını tamamlaması ve ruhunun ahirete göçmesi. Kimi ölümler için erken denir. Ya da ihmal. Cinayet. Kaza. Hastalık. Oysa belki de tüm bunların hepsi dolan vade için bir vesileydi. Kimse vaktinden evvel ölmez der büyükler. Ne bir dakika ileri ne de bir dakika geri. Üstelik başlarca acının başa çıkılmaz ve dayanılmaz olduğunu düşünür kaybı veren ama bir bakar zaman geçmiş mevsimler değişmiş. Ölüm acısı üzeri kalın bir kabuk bağlayan yaraya dönmüş. Ölen kişi hatırlandığında yüzlerde buruk tebessüm içte ise incecik sızlama oluşur. Cenaze sonrası geçen bir ay. Yıl başı geçmiş şubat ayı girmişti. Ekim, bu bir ay içinde kendini müştemilata kapamıştı. Doğru dürüst yemiyor içmiyor ama kendini oyalama adına her sabah düzenli

