Bölüm 29: Geçmiş ve Gelecek

561 Words
Megan’ın tiz sesi, tutkulu havayı bir anda kesip attı: "Burada neler oluyor?" Leon, gözlerindeki karanlık tutku ve öfkeyle döndü. Lucy, hem şaşkınlık hem de utanç içinde hareketsiz kaldı. Megan’ın bakışlarında öfke ve hayal kırıklığı vardı, odadaki yoğun atmosferi kesip geçen bir huzursuzluk dalgası oluşturdu. Leon’un yüzü öfkeden alev almış gibiydi. Gözleri Megan’a odaklandığında, az önceki tutkunun sıcaklığı yerini bastırılamaz bir hiddete bırakmıştı. “Hemen odamdan çık!” diye gürledi, sesi duvarlarda yankılandı. Megan yerinden kıpırdamadı. Gözlerinde kırgınlık ve öfke vardı, ama meydan okuyan bir duruşla karşılık verdi. “Konuşmamız gerek, Leon! Beş yıllık pus partnerin olarak bunu hak etmiyorum. Bir dolunayda doğanla beni aldatamazsın!” dedi, sesi sitem doluydu. Leon, derin bir nefes alarak sakinleşmeye çalıştı ama başarılı olamadı. İleri bir adım atarak Megan’ın kolunu sert bir şekilde tuttu. “Bu konuyu burada konuşmayacağız,” dedi, sesi buz gibi soğuktu ama içinde saklı bir fırtına vardı. “Şimdi odamdan çık!” Lucy, yatağın içinde yaşadığı anın sarhoşluğu ve utançla çıplak vücudunu örtmeye çalışıyordu. Kalbi hızla atıyordu ve yüzü kızarmıştı. Leon’un sesindeki otorite ve öfke, onun içinde hem korku hem de tuhaf bir hayranlık uyandırıyordu. Leon, Megan’ı odadan çıkardı ve sert bir hareketle kapıyı kapattı. Lucy odada yanlız kalmıştı. Megan ise hâlâ direniyordu, “Bana bunu yapamazsın!” diye bağırdı ama Leon kararlılıkla onu sürü evinin dışına doğru sürüklemeye devam etti. Lucy, yatağın içinde hala Leon’un kokusunun hâkim olduğu çarşaflara sarılıp kaldı. Nefesi düzensizdi, yaşadığı anın etkisinden çıkamıyordu. Kalbinde karmaşık hisler vardı; Leon’un gücü, tutkusuyla ona nasıl sahip olmak istediğini hatırladıkça vücudu istemsizce kasılıyordu. Alfa Leon, Megan’ı sıkıca kolundan tutarak odadan çıkardıktan sonra onu sürü evinin dışına kadar sürükledi. Hava soğuktu, gökyüzünde bulutlar karanlık bir örtü gibi asılıydı. Leon’un yüzü öfkeden kararmıştı, kasları gergin, gözleri kızgınlıkla parlıyordu. Megan ise kolunu kurtarmaya çalışarak kolunu onun pençelerinden çekti. “Ne yaptığını sanıyorsun Leon? Sen benim Alfa’msın! Beş yıllık partnerinim ve beni bir dolunayda doğan için böyle mi harcıyorsun?” diye bağırdı, sesi öfke ve incinmişlik doluydu. Leon derin bir nefes alıp, dişlerini sıkarken onun yüzüne sertçe baktı. "Megan, bitirdik," dedi soğuk bir tonda. "Aramızdaki her şey sona erdi. Seni Lucy ile olan şey için değil, uzun zaman önce bitirdim. Bunu biliyorsun." Megan’ın gözleri kısıldı, öfkeden titriyordu. "Beni bir dolunayda doğan için mi terk ediyorsun? O lanet olası kız yüzünden mi? Beş yıl boyunca senin yanında oldum, sana hizmet ettim, sadık oldum, sürün için savaştım, ama şimdi bir yabancıya, bir dolunayda doğana, mı boyun eğiyorsun?" Leon, Megan’ın yüzüne yaklaştı, sesini alçalttı ama öfkesi daha belirgin hale geldi. "Lucy’ye boyun eğmiyorum. Bu, seninle ya da başka biriyle alakalı değil. Bu, benim kaderimle alakalı." Megan bir an sustu, sonra acı bir kahkaha attı. "Kader mi? Bu işin içinde kader varsa, o zaman bu benim kaderimi mahvettiğin anlamına mı geliyor? Sana sadakatle hizmet ettim, Leon. Şimdi beni böyle mi harcıyorsun?" Leon, ellerini saçlarının arasına geçirdi ve derin bir nefes aldı. "Megan, bunu uzatmak istemiyorum. Ne dediğimi açıkça anladığını umuyorum. Bu sadece Lucy ile ilgili değil. Bunu fark etmiyor musun?" Megan gözlerinden yaşlar süzülürken Leon’a yaklaştı. "Bu böyle bitmeyecek, Leon," dedi hışımla. "Beni kolayca harcayabileceğini sanıyorsan yanılıyorsun." Sonra arkasını dönüp hızla uzaklaştı, topuklu ayakkabısının sesleri Leon’un kulağında yankılanıyordu. Leon, bir süre olduğu yerde kaldı. İçinde hem bir rahatlama hem de derin bir suçluluk vardı. Megan’la olan geçmişi bitmişti ama o geçmişin bir şekilde yeniden peşine düşeceğini biliyordu. Derin bir nefes alıp gökyüzüne baktı, sonra adımlarını ağır ağır geri çevirdi.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD