Pendik merkezde bir sürü mağazaya girip üzerime tam oturan elbiselerin bazılarını aldıktan sonra bacaklarımız ağrımış bir vaziyette bir banka oturduk.
Şeyma, tam tahmin ettiğim gibi başka bir amaçla geldiğimizi belli etti.
"Canım, bende derman kalmadı. Şu sokakta abimin dükkan var... Çantaları dükkana bırakalım sahile inelim ne dersin."
Yine bir Yusuf vakası yaşamak istemediğim için, "Şeyma'cım sen bırak buraya gel, bende gidip öğlen namazını kılayım, rahat rahat gideriz... Ne dersin." diye sordum
"Kusura bakma canım ben kılmıyorum diye seni tamamen unuttum. Tamam gel birlikte gidelim, sen buralarda yenisin ve emanetsin kaybolursun sonra Allah korusun."
"Tamam gidelim." diyerek yürüdüm. Niyetim camide dinlenmiş gibi yapıp dükkana gitmeden rotayı belirlemekti...
Ben camiye girerken Şeyma geride kalınca dönüp baktım... "Canım, bu camide cuma günleri kadınlar bölümünde de namaz kılınıyormuş, o yüzden ben giremiyorum. Sen gir ben arkada kameriyeler var orada bekliyorum." deyip gidince bende abdest almak için bayanlar lavabosuna gittim...
~~~~~~•~~~~~~•
Yiğit, Yusuf ve Kuzey'le birer çay içtikten sonra saate bakıp, "Siz buradayken ben bi namaza gideyim." deyip dışarı çıktı.
Hızlı adımlarla camiye girip namaza başlayacağı sırada iki kişinin daha namaza hazırlandığını görünce onlara bakarak, "Amca, cemaat olalım isterseniz?" diye sordu.
+ "İmam olacaksan buyur evlat." diyen adama
"Oluruz inşaallah..." diyerek karşılık verdi.
~~~~~~•
Hızlıca abdest alıp içeri girdim... Başımı düzeltirken aşağıdan gelen konuşmaları duydum. Sesinden anladığıma göre bi genç konuşuyordu.
Ne diyor diye kulak kesildim...
"Hanım bölümünde namaz kılacak varsa cemaate niyet edebilir ben niyetime alacağım inşaallah."
Hızlıca başımı yapıp sünneti kıldıktan sonra gencin okuyacağı kameti bekledim...
Genç kamette "gadi gametissalah" dediği yerde ayağa kalkıp, "Durdum divana, uydum imama niyet ettim Allah'ım senin rızan için öğlen namazının farzını kılmaya... Allahu Ekber." diyerek namaza başladım... Öğlen namazı olduğu için sadece tekbirlerle kıldığımız namazdan selam vererek ayrıldım...
Son sünneti de kıldıktan sonra genç kıraatli bir şekilde Ayetel Kürsi, amenerrasülü ve lev enzelnayı da okuduktan sonra.
"Subhanallah...
Elhamdulillah...
Allahuekber...
Lâ ilâhe illallahü vallahü ekber vela havle vela guvvete illa billahil aliyyil azim, subhane rabbiyel aliyyil e'lel vehhab" demesiyle dua için el açtım... Ellerim havada bütün samimiyetimle dua ettim.
"Allah'ım, bana ve kardeşlerime şuan ki hissettiğim gibi huzurlu hayat nasip et, bizlere ahirete uzanan evlilikler nasip et... Huşu içinde yaşayan kişiler ile haşr et, cennette peygamber efendimizin düğününde yan yana olacağımız eş nasip et. Ey kapılar açan Allah'ım, bize hayırlı kapılar aç. Amiiinnn."
Aşağıdan tekrar seslerin geldiğini duydum... Amcanın biri gence, "Allah razı olsun evlat, Allah sayınızı arttırsın?" diyordu. Gençle aynı anda "Amiiinn." derken telefonumu çıkarttım. Şeyma'ya mesaj atıp kapıya gelmesini söyledim...
Bende alelacele yaptığım başımı tekrar düzeltmeye başladım...
~~~~~~•~~~~~~•
Şeyma, mesajı alıp kapıya geldiğinde Yiğit ayakkabısını giyiyordu. Ayağa kalkınca kendisini gören abisine panik ve şaskınlıkla, "Abiiii, senin ne işin var burada?" diye sordu.
Yiğit, kardeşinin paniklemesine göz kırparken cevap verdi. "Sergi varmışta onun için geldim."
Şeyma ise ciddi bir şekilde, "Ne sergisi?" diye devam edince Yiğit'te ciddileşerek, "Şeymaaa, iyi misin güzelim... Ne sergisi yaa şaka yapıyorum... Burası cami, sence neden gelmiş olabilirim?" dedi
Ş: "Dükkan?"
"Yusuf'la Kuzey'e bıraktım... Sen ne yapıyorsun peki? Kıldın mı?"
"Kıldım kıldım."
"İyi Allah kabul etsin. Elinde çantalar var. Gel götüreyim."
Şeyma, "Bi arkadaşı bekliyorum abi." diyerek Hîranur'un ayakkabısını gösterince, "Tamam. Çantaları ver bana, siz de arkadan gelin." deyince Şeyma çanta olan elini geriye alıp, "Yok abii sen git, sağol... Biz biraz daha takılacağız." dedi
Yiğit, "Tamam, evdekilere selam söyle." diyerek oradan uzaklaştı...
~~~~~~•~~~~~~•
Dışarıya çıktığımda Şeyma gelmiş arkadan birine bakıyor gibiydi.
"Çok bekledin mi?"
"Haaaağhhh!.. Yoookkk, yeni geldim..."
"Sen kime bakıyorsun, tanıdık mı?"
"Hani bir söz var ya namaz kılan yaşlıyı severim ama namaz kılan gence aşığım diye. Öyle işte..."
"Evet yaa, gerçekten öyle... Kaç kişi vardı görmedim ama bi genç namaz kıldırdı bende cemaat sevabı aldım."
"Ooohhh ooohhh çok şükür... Hadi gidelim de ciğerlerime bi deniz havası çekeyim."
"Çantaları verecektin yaa?"
"Gerek yok yaa, sizin kıldığınız namaz beni de dinlendirdi."
~~~~~~•~~~~~~•