Sohbet muhabbet derken saat epey geçmişti pinokyo ile muhabbet sarınca saatin farkına varamadık. Onunla sohbet etmek keyifliydi. Beni gerçekten dinliyordu ve oda keyif alıyordu bundan. "Ben yatıyorum pinokya sende yatsan iyi edersin beybaba yarın geç kalmandan hiç hoşlanmaz." Kafa salladı birlikte yukarıya çıkarken kolumdan tuttu. "Yarın ne pişireceksin?" "Ne?" "Yarın diyorum eh güzel bir şey pişirirsen akşam eve gelebilirim." Gülümsedim oda keyifli keyifli bana bakıyordu. Kaşlarımı çattım. "Dana pirzola üzerine yatırılmış zıkkımın peki? Seversin umarım. İster gel ister gelme ulan paşa gönlün bilir aşçın mıyım ben senin?" Kaşlarını çattı saçlarımı dağıttı. "Cadoloz. Cadı." Söylenerek odaya girdi bende aynı şekilde söylenmeye devam ettim. Sabah pinokyoya kahvaltı hazırlamak için k

