AD-17

1243 Words

Mine oturduğu yerden kalktı. ‘’Arda’cığım hadi gel kardeşin uyanmış mı bakalım?’’ ‘’Ama yemeğim bitmedi!’’ ‘’Ayşe ablana söyleriz sevdiğin sandviçten yapar. Tamam mı?’’ Mine oğlunu elinden tutup yanımızdan götürdü. Başım hala öndeydi. Kimsenin yüzüne bakacak cesareti bulamıyordum. ‘’Bu doğru mu?’’ diyen Hülya Hanım’ın üzüntüsünü, hayal kırıklığını hissetmiştim. ‘’Doğru!’’ Babamın o bağırıp çağıran halleri suçlu birine dönüşmüştü. Masadan bu defa kalkıp giden karısı oldu. ‘’Yapma demiştim.’’ dedim sessizce. ‘’Baba sen ne saçmaladığının farkında mısın?’’ Yiğit ağabeyim hala fazlasıyla öfkeliydi ama şaşkınlığın en büyüğünü Uğur ağabeyim yaşıyordu. Muhtemelen şuan kardeşi olmam ve bana sarkıntılık etmesi arasında bocalıyordu. ‘’Ne diyorsam o. Afet sizin kardeşiniz ve o davranışların

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD