AYLİN'DEN Özgür ile birlikte ortadaki sandalyelere oturduğumuzda Asya elinde kına tepsisiyle başta olmak üzere etrafımızda dönüp türkü söylemeye başladılar. Ağlamam diye düşünen ben türkü ikinci kere başladığında ağlamaya başlamıştım bile. Elimi tutan Özgür her ne kadar ağlama dese de ağlayan annemi gördükçe daha çok ağlıyordum. Ağladığımı gören halam yanıma gelmiş ve elime kınamı yakmıştı. Bunun için Canan annem iki elime de cumhuriyet altını koymuştu. Sonra ne oldu ben daha anlamadan demin ağlarken gülerek göbek atıyordum. Çok tuhaf bir durumdu. Ama çok eğlendigim kesindi. Bir ara Asya ve Yağız ortadan kayboldu. Salonda göz gezdirince biraz yakın bir mesafeyle konuştuklarını gördüm. Özgür'e baktığımda kaşları hafif çatık benim baktığım yere bakıyordu. "Aşkım sen toparlan ben bizim çocu

