Kenan Kurt
Duyduğum şeyi algılamam birkaç saniyemi aldı. Annemin ensemizde boza pişirdiği, beceremiyorsanız çekilin de ben halledeyim diye bizi itin götüne soktuğu Şimal konusunda çok fena çuvalladım. İyi de madem bu kız o, ne diye benden yardım istemedi.. Kafayı yememek elde değil. Sonra aklıma gelen şeyle sağlam bir küfrettim kendime.
Allah kahretsin ama ya.. Dizdar'la can ciğeriz dedim ben, ama o ironi yaptığımı anlamadı gerçek sandı. Senin yapacağın espriyi sikeyim Kurt ya! Kız intihar etmek üzere o arada espri mi düşünüyordu acaba.
Lan ne bok yiyeceğim ben şimdi. Eğer anam ya da babam kızı aldığımı ama elimden kaçırdığımı duyarsa yeminle topa tutar beni. Hele bir de kızla yattığımı...
Of of of lan!!! Abi nasıl bir cenderenin içinde düştüm ben böyle ya. Yemin ediyorum 28 yıllık hayatımda böyle ipin ucunda görmedim hiç kendimi. Babamla konuştuktan sonra fırladım hemen dışarıya, adamları topladım.
"Şevki, o gün yanımdaki kızın nereye gittiğini ne yapıp edip öğrenmemiz lazım"
Boş boş baktı bana biliyorum amına koyim biliyorum samanlıkta iğne aramak demek bu. Lan kendi kafama sıkacağım şimdi nasıl fark edemem nasıl!!!!
"Şevki?"
"Yanlış anlama abi de bok buluruz"
"Sağ ol Şevki canımsın kardeşim ya moral vermek deyince de sen yani"
"Ne demek abi her zaman"
"Lan siktir git bir de tevazu kasıyor herife bak"
Köz olmuşum hatta küle dönüyorum ama yok illa kor ol hatta yetmez alev topu ol yak diyorlar! Şimdi emin olduğum bir şey var o Moretti itinin yanında değil daha yeni konuştum. Adamları topladım hemen.
"Anayol tarafına inin, önden çıksa hepiniz kör değilsiniz biriniz götürdü herhalde o civarda bir mobese falan varsa ona ulaşın, Şevki 2 adamı konsolosluğa yolla içeriden bilgi almaya çalış o isimde biri gelmiş mi, gelmediyse 2 adam gece gündüz nöbet tutsun orda"
"Emrin olur abi de konsolosluk gece kapalı oluyor"
"Şevki aslanım sorunların mı var, hasta mısın kardeşim. Lan dursun diyorsam dursun"
"Abimsin"
"Ya sabır, ya sabır"
Adamlar dört koldan kızı aramaya başladı ama siktiğimin yolunda ne bir mobese var ne bir iz. 2 gün adamlara neredeyse uyku uyutmadım, o kız bulunacak diye. Babama kızı elimden kaçırdım da diyemiyorum. Mecburen Pars'ı aradım hemen.
"Efendim Kurt"
"Pars naber?"
"İyiyim sizde durumlar ne?"
"Boka baktım Pars"
"Sen ve boka batmak.. Kıyamet yakın demek ki"
"Dalga geçme lan"
"Anlat bakalım ne oldu"
Ben olanı biteni anlattım herifteki sakinliğin bile ümüğünü sıkasım var, oğlum üç buçuk atıyorum hiç olmazsa endişelenmiş gibi yap üçüzüm olmasa bu bizden değil diyeceğim yani..
"Anlıyorum"
"Lan bir siktir git ikide bir anlıyorum deyip durma terapide gibi"
"Sakinleş! Kurt gereksiz gerginsin bu da seni hata yapmaya sevk ediyor..."
"Pars Allah Muhammed aşkına o muazzam tavsiyelerin sende kalsın bana yardım edecek misin onu söyle"
"Bu durumda tam olarak benden beklediğin nedir?"
"Kızı bulman"
"Hmm. Kurt sanırım bir gerçekle yüzleşmelisin"
"Ne gerçeği."
"Geçmiş olsun kardeşim boka batmışsın"
"Lan Paaaaaaars" diye lafa başladım ki kapattı telefonu. Küfür de ettirmiyor ağız tadıyla. Bu işi Pars bile çözemiyorsa ben bittim..
Bulmak zorundasın oğlum Kurt, Gülce Sultan seni evlatlıktan reddeder yemin ediyorum bir tane bile yaprak sarma yedirmez sana...
🇹🇷
Moretti
Kaybetmek kelimesini sadece karşımdaki adamlar kullanabilir! Benim kaybetmek gibi bir özelliğim yok ama bazıları bunu anlamakta zorluk çekiyor. Kor gibi.. Sanıyor ki karşımda durabilir. Babası çok güçlü kabul ediyorum, karşısında olmak istemem.. Ama bu ben güçsüz olduğum için değil dengim olduğu için istemem. Saygıdan istemem. Tabi bu koşullar değişene kadar geçerli. Koşullar değiştiği anda karşıma babam çıksa tanımam!
Kimse Moretti için kaybetti diyemez! Ben o kızı istiyorum hem de öyle böyle istemek değil. O zarif hareketleri, ince beli, zincirlerin vücuduna temasını, ses tonunu unutamıyorum. Bu benim hayatımda bir ilk. Daha evvel ilgimi bu kadar çeken bir kadın olmadı!
O direk dansını bana özel yapmalı ardından o hareketleri benim vücudumda göstermeli...
Bu kızı almak pahasına sadece Korla değil Zemheriyle de çatışırım gerekirse.
O gece kızı mekandan çıkardıktan sonra adamların takip etmeye çalışmış ama savuşturmuşlar ve şimdi de kalkmış bana tek gecelik ilişkilerimin çetelesini mi tutuyorum diyor. Dizdar ortada yok! Kız Türk. Türk konsolosluğu, Dizdar'ın mekanının etrafı hatta Victoria'yı bile göz hapsine aldım bir yerden kafasını uzatacak bu kız. Başka yolu yok!
Kor'u da takip ettirdim aslında ama Şevki midir nedir ne biçim bir adamsa anında çakmış, komalık etmiş adamlarımı. Bu sebeple onu takip edemiyorum ama elbet bulacağım onu!
🇹🇷
Bir yanda Kor bir yanda Moretti ve artık serbest kalmasıyla bir yandan da Dizdar.. Her noktadan Şimal'i aramaya başladı bu da Şimal'in daha da köşeye sıkışmasına sebep oldu, çünkü konsolosluğun etrafı etten duvarla örülüydü adeta ulaşabilmek nerdeyse imkansız. Gülce'ye hiçbir şekilde ulaşamıyordu bir süre sonra anlamıştı danışmadakiler kasıtlı bağlamıyor sebebini bilmesede, Yiğiter hukuk bürosu da cevap vermiyordu..
Şimal Meryem'in evinde kalıyordu ama bu durum da artık onu rahatsız etmeye başladı bir hafta olmuştu çünkü ve genç kız çıkamıyordu kapı dışarı o da aklına gelen diğer ihtimali gerçekleştirmeye karar verdi ve kaçak yollarla Türkiye'ye gitmek için araştırmaya başladı. Bunun için ciddi bir para gerektiğini anlayınca da çalışmak için Meryem'le konuşmaya karar verdi.
"Saçmalama Şimal ne çalışması"
"Abla para kazanmam lazım"
"Tamam ne kadar lazımsa ben ayarlarım sana"
"Abla öyle değil yüklü miktar lazım, Türkiye'ye dönebilmem için"
"Kaçak mı gideceksin yoksa"
"Başka şansım var mı?"
"Kızım deli misin sen, gidene kadar ölürsün.."
"Abla böyle yaşıyor muyum? Kendin gördün konsolosluğun kapısına bile yaklaşamıyorum. Yiğiterler sanki rüya gibi sanki öyle insanlar yok gibi. Ne yapayım sen söyle.."
"Ah benim kuzum ya tamam benim yanımda çalış"
"Abla hiç anlamam ki saçtır bakımdır benim iş öğrenmek için kaybedecek zamanım yok bir an evvel çalışmam lazım mümkünse bahşiş de alabileceğim bir iş"
"Tecrüben var mı"
"Evet 2 sene hem çağrı merkezinde hem barda çalıştım. Alkollü alkolsüz içki hazırlayabilirim, servis yaparım"
"Çağrı merkezi tarzı bir yer olmaz zaten dil bilmiyorsun ayrıca kimlik yok, ama mutfak kısmına bir bakalım"
Meryem buradaki eş dostlarından yardım almak için restoran sahibi olan Dan'i aradı, Şimal'in çaresizliği onu da perişan ediyordu çünkü ve ne yazık ki elinden bir şey gelmiyordu hatta bu yaptığıyla kendi hayatı da tehlikedeydi..
Dan ile kısa bir konuşma yaptılar adam dil bilmese de hiç değilse arka tarafta çalışabileceğini söyleyince Şimal'de günler sonra gülümsedi. Zordu.. En hafif tabirle hayatta kalma mücadelesi veriyordu..
Adamın yanına gitmek için birlikte çıktılar Meryem'le, oraya çok da uzak olmayan yere geçtiler. Onları orta yaşların sonunda, güler yüzüyle karşıladı Dan. Meryem ve Dan bir süre İngilizce sohbet etti ardından Şimal'le tanıştılar derken genç kız işe kabul edilmesinin mutluluğuyla ayrıldı oradan..
🇹🇷
Şimal
Öyle bir dönemden geçiyorum ki anlatsam roman olur derler ya gerçekten öyle. Şu son birkaç aylık zaman gerçek olamayacak kadar saçma şeylerle dolu. Hızına kendim bile yetişemiyorum ve çok ilginç bir şekilde sürükleniyorum. Hayatıma müdahale edemiyorum, istediğim gibi yön veremiyorum. Bir şeyler oluyor ben sadece olan şeylere uyum sağlamaya çalışıyorum. Ülkemden kilometrelerce ötedeyim. Kimliğim yok dil bilmiyorum ve bana kim sana yardım ederim dese koşuyorum arkasından..
Bunun adı sadece çaresizlik değil bunun adı nefes almaya çalışmak aynı zamanda..
..ve Meryem abla en büyük şansım. O olmasa ne yapardım yemin ediyorum bilmiyorum. Allah her zorlukla beraber kolaylığını da gönderiyor dedikleri bu olsa gerek..
Dan Bey mesela, çok babacan bir adam belli. Benim babamın bana gösteremediği şefkati gösterecek kadar babacan hem de.. Onunla yaptığımız konuşmanın ertesi gününde işe başladım. Güzel bir restoranı var daha çok elit kesime hitap ediyormuş burası. Moretti gelirse sorun yok beni bu halimle tanıması imkansız ama Dizdar'ın gelme ihtimaline karşı da yine kılık değiştimem lazım, makyajla çillerimi kapattım ben de saçlarımı siyaha boyadı Meryem abla, gözlerime de yeşil bir lens taktık, Süreyya hanımın muhteşem değişimi gibi oldum ama fazlası abartı olurdu diye ellemedik.
İnşallah her şey güzel olur, bu arada Meyrem ablada kalmaya devam edeceğim bırakmam seni dedi, Para biriktirmem de kolay olur böylece diye düşünüyorum. İnşallah birkaç aya ülkeme dönme şansım da olacak..
Bismillah diyerek bugün işe başladım.. Mevla görelim neyler neylerse güzel eyler...