Çalışanlar için ayrılan alanda kendime bir yatak buldum. Gün çok yorucu geçmişti ve dinlenmeye çok ihtiyacım vardı. Bir süre dinlendikten sonra teyzem, yemek için mutfağa çağırdı. Mutfağa gittiğimde, diğer çalışanlarla birlikte yemek masasına oturdum. Herkes, günün yorgunluğunu atmaya çalışırken kendi arasında fısıldaşıyordu. Yemek boyunca konuşulanlar genellikle iş hakkında ve gün içinde yaşanan olaylarla ilgiliydi. Bu samimi ortamda biraz olsun rahatlamıştım. Herkes birbiriyle konuşmaya devam ederken, gün içinde Kral Alfa'nın odasını temizlediğimiz Eda yanıma geldi. "Duydun mu?" diye sordu. "Neyi?" dedim merakla. "Kral Alfa hâlâ bekârmış, eşini hâlâ bulamamış," dedi gülümseyerek, bir yandan da ağzına börek tıkıştırıyordu. "Gerçekten mi?" dedim şaşkınlıkla. "Evet," dedi Eda, "Bakarsın bu

