Karşılaşma/Hesabını Bilen Şeytan(+18🔥)

638 Words
Bölüm:2.1 Karşılaşma Yerde üç adam vardı, sakince inip kalkan göğüsleri dışında bedenlerinde yaşamı ele veren bir ipucu yoktu. Uzaktan, temizlemeyi bekleyen üç şekilsiz cesede benzeyen şekilsiz yığını burnu sivri topuklularıyla dürttü kadın. Bir tepki alamayınca barok dantel bezeli kahverengi tül çorapları boyunca kan kırmızısı tırnaklarını gezdirerek dizleri üzerinde soğuk ıslak zemine çöktü, bir akrebin kuyruğunun uzandığı ince parmaklarını şekilsiz yığına adeta anne şefkatiyle uzattı ve yanağını okşadı. Bu ufak dokunuşla kendine gelen gürbüz oğlan cüssesine yakışmayan tiz sesiyle ciyakladı: -Yengee... Kendine gelişini fark etmesiyle altında çalışanların onda görmeye pek alışık olmadığı bir ruh haline bürünen kadının yüzünü koca bir tebessüm aydınlattı, -Aptal! Bu da neydi şimdi? Sana diyorum Tarık!! Kadının yüz hatları bedeninde kol gezen öfkeyle tekrar sertleşmişti, karşısındaki toy çocuğa duyduğu anaç şefkati gizlemek ister gibi kararan bakışları hedefi on ikiden vurdu. Korkuyla heyecan bir anda zihnine hücum eden oğlanın dili tutuldu, karmakarışık duygu halinden ağır basanı bariz korkuydu ki kekeleyerek izah etmeye çabaladı: -A..aaa..maa yy..eenge, sen daha önce... Korkuya kapılması kadını daha da öfkelendirdi, Tanrıya şükür ki uzun bir süredir öfke nöbetlerine ara vermişti. Öfke nöbetlerini sağ salim atlatmasını sağlayan tanrısına karşı içi bir anda minnetle doldu. Minnet duygusunun beyninde yarattığı durulukla sakinleştiricisini yeni almış bir kedi gibi gerinerek oğlana fırlatmak üzere olduğu dişli tarağı avcunun içinde ezip parçalamak istercesine sıkı sıkı kavradı. Derin bir nefes aldı ve...Bıraktı: -Oğlum siz gerizekalı mısınız? Yükselen bağırışlara uyanan biri yaramaz bir çocuk gibi cevap verdi: -Yenge neden öyle diyorsun ya?! Bu cevapla şu ana dek baskıladığı sinirine daha fazla hakim olamayan kadın yeni ayılmış çocuğa bir tokat çıkarttı, o ana dek sükuneti korumuş olan beriki: -Yenge ayıp ediyorsun ama... sözleriyle bir sonraki tokadı yemeye hak kazandı, ellerinin sinirden titreyişini durdurmaya çabalayan kadın yüzündeki seğirmeye karşı koyamayasa da sükunetini korumaya çalıştığını belli eden korkutucu mükemmelliyetteki diksiyonuyla tekrar konuşmadan önce bu eylem için tüm gücünü toparlamak ister gibi derin bir nefes aldı: -Tarık, Turgut, Tahir!.. Her şeyi ortaya çıkardığınızın farkında mısınız?! Kadının dingin ses tonundan cesaret alan Tahir yediği son tokadı unutarak konuştu: -Yenge nereden biliyoruz ki şimdi çıktığını biraz büyütüyor olabilir misin? Zihnindeki kötü düşünceleri uzaklaştırmak ister gibi kaşlarını çatan kadını, 'Yüce tanrım ne kadar salak varsa bana yollayarak beni mi sınıyorsun' diye içinden geçirdi ve tekrar parladı: -Sıçtınız batırdınız oğlum! Sıçıp batırdınız yine götünüzü ben toplayacağım! Bölüm:2.2 Hesabını Bilen Şeytan(+18🔥) -Aksiyon dolu bir geceydi, peki şimdi ne düşünüyorsun patroniçe? Sözleri dişlerinin arasından bir yılanın tıslayışını andırır gibi dökülmüş yine zehrini hanımına batırmıştı, ~Mahiir, bu hitaptan zerre hazzetmediğimi biliyorsun.. Yüzünü memnuniyetsizlikle buruştururken, o uzak bakışları takınmayı ihmal etmedi, hanımının ifadelerini çözmüş hizmetkarının cevabı karmaşadan uzaktı: -Pekala hanımım gönlünüzce olsun. Bu basit cevap patroniçenin daha çok canını sıkmış gibi duruyordu, öfkesini dizginleme gereği duymadan, ~Benim bir adım var biliyorsun değil mi? diye haykırdı. -Biliyorum... Biliyorum Jasia ama sinirlenirken gerilen yüz hatlarını incelemek özel ilgi alanıma giriyor ve bunda oldukça iyiyim. ~Demek öylesin... İyi olduğun tek şey bu mu Mahir?.. Bu sözleri tamamlayamadan kendini infazcısının kucağında bulan patroniçenin ayakları yerden kesildi. Sırtından aşağı ılık ılık nefesler inmeye başladı. Tanıdık sıcaklık omurgasını takip ederek belinde sıkışıyor, kalçalarında dalga dalga ilerleyerek kendisini nedenini bilmediği bir iç kaosa sürüklüyordu. Düşünmemesi gerekti, şu an olmazdı... Bu esnada, kendini bu denli teslim etmişken... Ama lanet zihni şu dakika bile ona bir saliselik müsade vermiyordu, susturamadığı zihnine lanet ederken panik atakla kasılmış bedeni birden kendini bırakıverdi: o, tam da dokunması gereken noktalara dokunmuş ve kilidini çözmüştü sanki... Dizlerinin bağı çözülmüştü ama bu umarsızlığın rahatlığı kadar rahatsızdı. Savunmasını indirmenin verdiği zayıflıkla tüm bedeni sarsılırken kalçasındaki güçlü ellerin kavrayışıyla son gardı da yerle bir oldu kadının. Başını geriye attı ve kendini infazcısının tutku dolu öpüşlerine bıraktı. Gözlerini yumarken boynundaki ılık nefeslerin içinde ince bir dere gibi akmasına izin verdi. Öpüşler derinleşirken aniden sırtında bir sızı duydu, başta umursamasa da sızı gitgide derinleşti ve tüm odağını dağıttı, ıslak rüyasından onu uyandiran 11 santimlik soğuk metalin içinde bıraktığı bu sızıdan başkası değildi.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD