Aslan Miroğlu İçimde dinmek bilmeyen bir öfke vardı ve ben bununla başa çıkamayacağımın farkındaydım. O lanet kızın boğazına yapışıp öldürmemek için kendimi zor tutuyordum. Ellerim iki yanımda yumruk olurken hala daha alt kattaydım. Gözlerim yavaşça ona ayarlanmış olan odaya ilişti. Bu kadar kolay mıydı her şey? Birini öldürüp odalarda saklanmak? Yok öyle dünya. Herkes yaptığının hesabını verecek! Başka çaresi yok. Öfkeli ve sert adımlarım onun odasına doğru ilerlerken göğsüm, alkolün de verdiği etki ile hızla inip kalkıyordu. Parmak uçlarım sızlıyordu bir şeyleri yumruklamak için. Aniden odasının kapısını açmamla birlikte içine girdiği yatakta, yorganı daha çok üzerine çekti. “Kalk lan!” diye bağırdım anide. “Öyle kolay mı her boku yiyip yiyip yatağında rahatça uyumak? Sana uyuma

