İlkinden sonra bir kez daha birlikte oldular ve bir süre yan yana uzandılar. Daha doğrusu Nilüfer, Gökdeniz’in güçlü göğsüne yatmıştı ve hem bedenen hem de ruhen huşu ve keyif haliyle mayışmıştı. Yüzbaşı az önce sahip olduğu kadının sırtını okşuyordu. Silah tutmaktan nasırlaşmış elleri bu nadide çiçeğin yapraklarına dokunurken beklenmedik şekilde hassas ve dikkatliydi. Nilüfer de erkeğinin dokunuşlarıyla huzur buluyordu. ‘’İyi misin?’’ dedi adam yumuşak ama güçlü bir tonda. ‘’Evet, hem de çok iyiyim. Ya sen?’’ ‘’Çoook. Nilüfer?’’ Kadın adama baktı sorusunu duymak için. ‘’Efendim?’’ Bakışlarında şefkat vardı Gökdeniz’in, ‘’Nede ağladın?’’ Nilüfer bir an sustu ve sonra adamın yanına oturdu usulca. Tek kişilik yer yatağına ancak sığıyorlardı yan yana. Örtüyü göğsüne çekti ama sırtı çıpla

