Melisa acele bir şekilde restorana geri gelip masaya oturduğunda, Murat ona merakla baktı. “İyi misin, Melisa? Nefes nefese kalmışsın.” Melisa ona baktığında gülümsemeye zorladı kendini. Ne diyeceğini de bilmiyordu. Tek istediği Hülagü’nün yanına gitmekti. Masanın üzerine doğru eğilip, Murat’a yaklaştı. “Murat açık konuşmak istiyorum. Aslında seni bugün kullanmış gibi oldum. Ne dersen haklısın. Hülagü’nün Canan ile yemeğe çıkacağını duyunca sinirlenmiştim. Aslında teklifini de moralim bozuk olduğu için kabul etmek istemedim en başında. Sonradan belki aynı yerde denk geliriz ve gözlem yaparım diye kabul ettim.” Derin bir nefes verip, sözlerine devam edecekken, Murat onu nazikçe durdurdu. “Az önce onun arkasından gittin değil mi lavaboya?” Melisa başını salladı. Zaten ziyadesiyle utanıyordu
