Akşam doğumgünü yemeğimde teyzemle başbaşayız , bana elleriyle hazırladığı pastayı , kendi sesinden söylediği o ikonik doğum günü şarkısı eşliğinde gözleri yaşlı mumları üfleterek kestiriyor...
Ağlama güzel teyzem anne yarım diyerek ellerini öpüyorum...
saat çoktan geceyi bulmuş teyzem bulaşıkları yıkarken , bana hadi git yat dinlen yarın uzun bir gün olacak diye beni başından adeta savıyor , biliyorum , çünkü o benim yanımda asla ağlamaz ona göre ağlamak zayıflıktır ,son günlerde pek bir düşünceli , onu ne zaman yakalasam gözleri bahçemizin hemen yanındaki kömürlükte ...eskiden babamla saklambač oynarken kaçıp saklandığım kömürlükte ...
duş alıp yatağa yatıyorum .
Ertesi sabah erkenden uyanıyorum, saat 9 da adliyede olmam lazım, duş alıp hazırlanırken telefonum çalıyor ormanlık alanda bulunan bir cesedin işlemleri için çağrılıyorum. bulunduğum adrese geldiğimde gördüğüm ceset şokla gözlerimi açmama sebep oluyor , yüzüstü uzanmış uyur gibi gözleri sımsıkı kapalı cesedi incelerken , hemen sağ boynundaki kurt dövmesi dikkatimi çekiyor. bu dövmeyi nerden hatırlıyorum ? bana neden bu kadar aşina geldi ? birden şokla irkiliyorum ...20 yıl önce yaşadığım o gece her gece rüyalarımda cebelleştigim o gece geliyor gözlerimin önüne , babamın beni sakladığı dolaptaki delikten baktığımda ,ensesine silah dayayan adamın boynundaki dövmeyle aynı bu dövme.. dizlerimin üstüne düşüyorum , kafamda bir sürü cevapsız soru ve cevapları bulabileceğim tek adres teyzem!
Akşam eve geldiğimde teyzemi mutfakta yemekle uğraşırken buluyorum , sarılıp yanağından öpünce bana sımsıkı sarılıyor.
"nasıl geçti günün ? benim güzel kızım diye soruyor.. teyze seninle konuşmak istiyorum diyorum sanki yıllardır bu anı beklermişcesine ...olur kızım konuşalım diyor. Bugün otopside çekilen fotoğrafları koyuyorum önüne gözlerinde sanki bir zafer edası o bal kocaman gözler milim kıpırdamadan bakıyor resimlere, eliyle yanağımı okşuyor artık zamanı geldi ha kızım diyerek beni yemek masasına oturtuyor.
şimdi yüzleşme zamanı!