SENİ İSTİYORUM+18

1265 Words
Dudaklarımız birleştiğinde zaman durdu sanki. Önce tepki vermedi, ben de gözlerimi kapattım, ne yaptığımı bilmiyordum ama içimden gelen o itkiye karşı koyamamıştım. Sonra… sonra onun eli yanağıma değdi. Parmağının sıcaklığıyla birlikte, dudakları da harekete geçti. Beni öpmeye başladı. Yavaş, temkinli ama içten bir öpüştü bu. İlk defa böyle bir şey yaşıyordum. Kalbim göğsümden çıkacak gibiydi. Nefesim kesildi bir an, ama garip bir huzur vardı içimde. Bu öpücüğün içinde ne öfke vardı, ne zorunluluk… sadece biz vardık. Sanki dünya, yılların suskunluğu, çekilen acılar o anın içinde eriyip gitmişti. O, dudaklarını usulca çektiğinde gözlerimi açtım. Bana bakıyordu. Gözlerinde şaşkınlık, pişmanlık ya da öfke yoktu. sadece arzu vardı. "Bunu yapmak istediğine emin misin" diye sordu. İçimdeki istek o kadar büyüktü ki istemiyorum demedim. çünkü istiyordum sonuçta kocamdı onunla birlikte olmam yanlış değildi. Arzudan gözlerim kararıyordu midemden kasıklarıma inen ince bi sızı vardı. "Seni istiyorum" dedim. Oda daha fazla karşı koymadı. Bu defa dudaklarımızı birleştiren oydu. hoyratça öpüyordu hızına yetişmek mümkün değildi. Beni yatağa doğru ilerletti ve yatağa itti. yatakta sırt üstü uzanmış Sarvana bakıyordum. Gömleğinin düğmelerini açıyordu sabırsız bir şekilde. hepsini açtıktan sonra üzerinden çıkarıp odanın bir köşesine attı. Üzerime çıktı ve dudaklarımı yine öpmeye başladı elleriyle elbisemi çıkarmaya çalışıyordu. Çıkarmayacağını anladığındaysa elbiseyi tutup iki yere ayırdı şok olmuş bir şekilde Sarvana bakıyordum "Üzgünüm güzelim ama bu gecenin dönüşü olmayacak çünkü kendimi tutamıyorum ve sende karşı gelmiyorsun" "Gelmiyorum" dememle daha sert öpmeye başladı. yırtılmış olan elbiseyi üzerimden çıkardı. şimdi yanına yarı çıplak kalmıştım. Bana öyle şehvetli bir şekilde bakıyordu ki ıslanmaya başlamıştım. Çok garip bir şekilde utanç hissi yoktu daha fazlasını istiyordum çünkü. Bacaklarımın arasına girdi. Kendimden hiç beklemediğim bir şeyi yapmaya başladım ve kemerini çözdüm. Sarvan baktığımda şaşkınlık ve şehvetle bana bakıyordu. "Beni daha çok tahrik ettiğinin farkındasındır umarım karıcığım" neden daha fazla ıslanmaya başlamıştım ki ben. Sarvan pantolonunu da çıkarıp sadece baksırı ile kalmıştı. yendien bacak arama girdi ve dudaklarını iki göğsümün arasına bastırdı südyenimin izin verdiği kadarıyla. inlememek için dudaklarımı birbirine bastırdım. çok tahrik ediciydi bana ne olmuştu bilmiyorum ama aynı şeyin Sarvana da olduğuna adım gibi emindim. "Çok güzelsin Meryem aklımın alamayacağı kadar güzelsin. İki yıl önce seni çarşıda gördüğüm gibisin hala çok güzelsin" dedikerini algılamakta zorluk çekiyordum. Sarvan elini göğsüme attı ve sıktı bu sefer kendimi tutamadım ve bir inleme döküldü dudaklarımdan. Sarvan beni kaldırdı ve südyenimin kopçasını açtı yeniden sırtımı yatakla buluşturdu. "Göğüslerinle aramda olan engelliri sevmedim" dedi ve çekip aldı o engeli. üstümde kalan tek şey iç çamaşırdı. utanmam gerekiyordu belki bu noktada ama içimdeki arsız kadın buna izin vermiyordu. Sarvan bir elini göğsüme koyup sıktı yeniden ineldim. Bu his çok başkaydı. sol göğüsümü ise dudaklarının arasına aldı ve emdi. kendini kaybetmiş bir şekilde şol göğüsümü emiyor ve diş izlerini bırakıyordu. Elimi saçının arasına attım ve sıktım. inlemelrimi durdurmak imkansızdı. Bunu kaç dadika yaptı bilmiyorum ama kendimizi kaybetmiştik resmen. bir sağ göğüsümü emiyordu sonra sol göğüsüme geçiyordu. Göğüslerimin morardığına emindim. Başını kaldırdı ve bana bakmaya başladı "Bakalım kadınlığın benim için ne kadar ıslanmış" dedi ve bir elini çamaşırın üstünden kadınliğima attı. ikimizde inledik aynı anda "Kahretsin sırılsıklamsın" Kendimi kaybetmiş gibi inliyordum durduramıyordum bunu. çamaşırımı çıkarıp odanın bir köşesine attı. daha sonra yeniden göğüslerimi öpdü yavaş yavaş aşağı iniyordu. göbeğimi de öptü kasıklarıma kadar geldi ve orayı da öptü. düşündüğüm şeyi yapmayacaktı değilmi. daha fazla düşünmeme bile izin vermeden kafasını kadınlığıma gömdü ve emmeye başladı çığlık atmıştım resmen. bu his çok çok başkaydı. "Sarvan" adını inliyordum ama neden adını durmadan söylediğimi bile bilmiyordum. kadınlığımı emiyor ısırıyordu boşalmak üzereydim bunu biliyordum. "Gel hadi güzelim bırak kendini" demesi ile kendimi bıraktım. rahatlamıştım. ama daha fazlasını da istiyordum. Sarvan bacaklarımın arasından çıktı. "tadın müthişmiş" dedi. yanaklarımın kızardığına emindim. elini yeniden kadınlığıma attı ve ileri geri yaparak ıslaklığımı yaydı. "Artık hazırsın" Sarvan elini boxerine attı ve çıkardı. erkekliğini görünce yutkundum ben onu nasıl içime alacaktım ki. Sarvan benim korktuğumu görünce gülümsedi ama çok başka bir gülüştü. Sarvan kadınlığıma bakarak erkekliğini eliyle ileri geri yaptı ve yeniden bacaklarımın arasına girdi. Yüzüm hizasına geldi ve dudaklarıma yumuşak bir öpücük kondurdu "korkuyormusun?" diye sordu. Burdan dönüş yoktu artık bunu istiyordum "Korkmuyorum" dedim. "Öyle olsun" erkekliğini kadınlığımın hizasına getirdi ve yavaşça başını soktu. Ellerimi koluna atarak sıktım sadece başı girmişti ama bu bile beni tedirgin etmeye yetmişti. "kasma kendini güven bana" dediğinde kendimi kasmayı bıraktım. dudaklarını dudağıma bastırdı ve erkekliğini sonuna kadar içime soktu. o anki acıyla gözlerim büyüdü bağırmak istedim ama dudaklarımı öptüğü için yapamadım. gözlerimden bir damla yaş aktı. Sarvan gözüme öpücük kondurdu "Üzgünüm güzelim yavaş yavaş yapsam daha çok canın acıyacaktı" acı geçmeye başlamıştı ama önce bir sızı vardı. Sarvan rahatladıgımı görünce yavaş bir şekilde ileri geri yapmaya başladı. acının yerini zevk almaya başlamıştı. daha fazlasını istiyordum. "Sarvan daha hızlı yap" dedim. Bunu ben söylemiştim değilmi. "Meryem kafayı yemek üzereyim çok darsın çok güzelsin" diyerek hızlanmaya başlamıştı. inlemelerim çığlığa dönüşüyordu ama umrunda değildi çok güzeldi. ikimizde deli gibi inliyorduk. "ah ah " inlemelerim daha çok artmaya başlamıştı çünkü çok hızlıydı delirmek üzereydim. "Kendimi tutamıyorum Ergen veletler gibiyim boşalacağım" dedi ve hızını artırdı dahası varmış gibi. hızla git gel yapmaya devam ediyordu ikimizde inliyorduk. içimde bir sıcaklık hissettiğimde boşladığını anlamıştım. Bende onunla birlikte boşladım. ikimzde nefes nefese kalmıştık. zevkin doruklarınsan yavaş yavaş inmeye başlıyorduk. Sarvan kendini yana attı benide göğsüne çekti ve üzerimizi örttü. şaşırmıştım aslında işini bitirir ve beni umursamadan banyoya gider diye düşünmüştüm ama öyle olmamıştı. Nefeslerimizi düzene sokmaya çalışıyorduk. bir kaç dakika sonra kendimize gelmiştik. Sarvanın bir eli sırtıma sarılmıştı ve başım göğüsünün üstündeydi. Bir şey düşünüyordu ama ne düşündüğünü bilemiyordum. bakışları bana kaydı "Pişmanmısın?" dedi. Gözlerinin içine baktım sanki pişmanım desem yıkılacak gibiydi. "Hayır pişman değilim peki ya sen. pişmanmısın?" saçlarıma bir öpücük kondurdu "Değilim her zerresinden zevk aldığım anlardan nasıl pişman ola bilirim ki" bunu beklemiyordum yine kalbimi kırar diye düşünmüştüm ama saçlarımı öpmüştü ilk defa biri saçımı öpmüşdü. gözlerim dolmuştu beklemiyordum bunları gizledi çok güzel bir histi sevilmek ben bunu şimdi hissetmiştim. Sarvan telaşla bana baktı "Ne oldu bir yerinmi ağrıyor çokmu serttim. Özür dilerim kendime hakim olamadım" gözlerimi silip ona daha çok yakınlaştım ve göğüsüne sindim. "Hayır canım çok fazla yanmıyor. Sadece ilk kez biri benim saçımı öptü okşadı. Ben buna duygusallaştım" dedim dudaklarını bir kez daha saçıma bastırdı. "Bundan sonra kisme sana zara veremeyecek artık izin vermeyeceğim. Keşke seni daha önce alsaydım iki yıl önce ama olmadı ben seni Telli duvaklı gelin etmek isterken berdel oldun bana. Birde bütün sinirimi senden çıktım. Özür dilerim güzelim çok özür dilerim" İki yıl önce beni nerde görmüştü ki. Bana iki yıldır aşıkmıydı. Peki neden bana o sözleri söyleyip canımı yakmıştı Çiftlik evinde. Bunların hepsini öğrenmeyi aklıma kazıdım ve daha sonraya sakladım. Şuanda duş almam gerekiyordu. "Duş almam gerek" dedim kısık bir sesle. başını olumlu anlamda salladı. Yerimden kalkmak istediğimde kasıklarıma ağrı girdi. "En iyisi ben seni duşa götüreyim" dedi ve beni kucağına alarak odadaki duşa götürdü. Birlikte duş aldık ama bu sefer çok utanmıştım sevişirken bile bu kadar utangaç değildim. Duşdan sonra bornozumu giydirdi daha sonrada kendisi beline bir havlu sardı ve beni kucağına alarak odaya getirdi. beni odadaki pufa oturttu ve yatağın çarşafını değiştirdi. Çarşafda fazla kan vardı çok fazla sert geçmişti ama ben zevkten anlamamıştım bile. çarşafı değiştirdikten sonra üzerime gecelik geçirip yatağa geçtim. Sarvan kirli çarşafı banyoya götürdü ve üzerini değiştirip yanıma geldi. Belimden tutarak beni kendine çekti ve başını boynuma sokup kokumu içine çekti. "Pişman olmanı istemiyorum" dedi tekrar. ama ben pişman değildim ki isteyen bendim eğer istemiyorum desem kendini tutacağını biliyordum. ama ben tutamamıştım kendimi "pişman değilim Sarvan" Beni göğüsüne çekti ve başını boynuma gömerek uyumaya başladı. ama benim aklımda soru işaretleri vardı kapımız neden kilitliydi eğer kapı kilitli olmasaydı şimdi bu durumda olmayacaktık Bunu yarın düşüncektim şuan bedenim yorgundu ve Sarvanın kokusu beni mayıştırıyordu. kendimi uykuya bıraktım.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD