2

796 Words
"Nathaniel!" Öyle gür bağırmıştım ki nefesim kesilmişti. "Nathaniel!" Sesimin geldiği yöne doğru döndüğünde şapşal şey sendelemişti. Etrafında biriken çocuklar sepetten şekerleri almak için birbirleriyle yarışırken Nate omuzlarını silkerek bana bir yabancıymışım gibi bakmayı sürdürmüştü. Bu özgüvenimi biraz zedelemişti çünkü bir ay önce onu öylece yatakta terk ettiğimde sanırım bu bakışları zaten hak etmiştim. Sadece öngörememiştim. Hafifçe sırıttım. Kiliseye gelen küçük sınıflara rehberlik yaptığını biliyordum ve Fransanın kırsal kalkınma kesimlerinde ki çocuk hastanelerinde kıdemsiz doktor olarak çalışıyordu. Nathaniel sepette son bir şeker kalana dek çocuklarla ilgilenmiş ardından onları rahibelere emanet etmişti. İşte geliyordu. Çantamın deri kayışını sıkıca kavradım. Önüme dev gölgesiyle dikildiğinde gözlüklerinin üzerinden bana bakıyordu. "Merhaba... Lisette." diye mırıldandı. Sesi soğuk ve ilgisizdi. Gerçi son bir ayda beni bir kez bile aramamıştı. "Seni burada görmek şaşırtıcı." Gözlerimi kırpıştırdım. "Kilise bahçesinde mi? Yoksa seni ziyarete gelişimde mi?" "Her ikiside sanırım." Tanrı'ya inanıyordum sadece dinlerle ilgim yoktu. "Emelie de bir şey söylemedi." Gülümsedim. "Evet biraz garip oldu. Seni görmek istemiştim. Pazarları burada olacağından emindim." "Neden?" Sesi duygusuz ama meraklıydı. "Boş ver-" "Şeyden sonra görüşememiştik." Nathaniel'ın gözleri irileşti. "Bunun hakkında konuşmaya gelmedim elbette!" Ellerimi havaya kaldırmıştım. "Seni görmek istemiştim sadece." Kızardım ve Nate eliyle ağzını kapatarak içten bir kahkaha attı. "Liset biliyorum. İkimiz içinde bir anlamı yoktu. Üstelik seninki bir hevesten ibaretti." "Evet öyleydi." Nate duraksadı. Bu aptaldan bir zamanlar hoşlandığımı inanamıyordum. Cidden onu takıntı haline getirdiğim bir dönem bile olmuştu. "Böyle düşündüğüne sevindim. Eskisi gibi arkadaş olabiliriz." "Zaten öyleyiz. Değil mi?" "Evet. Evet." Ellerimi alayla salladım. "Emelie ile aran nasıl?" "Onun için çalışmamı söylüyorsan iş ilişkilerimiz iyi." Sepeti koluna aldı ve ellerini ceplerine soktu. "Mafya doktoru olmak kariyer seçeneğim arasında değildi ancak halimden memnunum." "Senin adına sevindim." Sessizleştik. Ben gergin değildim ama Nate gergin gibi hissediyordu. Sarı yatkın kumral saçlarını yeniden başının arkasına doğru yatırdı. Bir ay o kadar uzun bir zaman olmasada tanıdık gözlere bakmak yabancı hissettiriyordu. Kalın kaşları altında gölgelenmiş bakışlarında yatan manayı okuyabiliyordum. Gözleri dikkatlice bana bakıyordu. Dikkatlice beni inceliyordu. Buraya gelirken uygun giyinmeye çalışmıştım. Sıcak havaya uygun mürdüm rengi bir gömlek ve uzun siyah bir etek ile rahat spor ayakkabılar. Ama görmek istediği sanırım böyle bir şey değildi. Bunların bana göre giysiler olmadığını biliyordu. Neyseki bagajda yedek kıyafetlerimi vardı. Gözleriyle aradığı şey şu eski bendim. Onun peşinden koşan ve ondan hoşlanan toy genç kız. On altıdan on sekizime kadar onunla ilgilenmiştim. Sonra ise işte olan buydu. Tek seferlik ilişki yaşadığım erkeklerden biri olmuştu. Kumaş pantolonunda ki kırışıklıkları silkeledi. "Ya sen üç aydır Eledon'u peşinden koşturmak dışında bir şey yaptın mı?" Sepette ki son şekeri aldım. Benim için getirdiğini biliyorum. "Ben evlenecek biri değilim Nate. Babam Eledon bunu bilmesine rağmen bana bir adayla geldi. Üstelik hayır desem de beni dinlemez." "Ve sende kaçmayı seçtin." "Başka ne yapabilirdim ki?" Sinir olmamak elimde değildi. "Diğer türlüsü mümkün değildi." "Benim karışmam uygun olmaz ama Emelie'nin bir şeyler yapabileceğine eminim. Orta yolu bulmada iyidir." Aklına bir şey gelmiş gibi somurttu. "Kaçmayı huy haline getirmemelisin. Bu bazen kalp kırıcı olabiliyor." "Babamın kalbi kırılmaz." Kinaye yapıyordu. İç çekerek kollarımı bağladım. "Reddedilmek çok mu kötü hissettirdi Nathaniel?" "Ne?" "Burada sorun babamdan kaçmam değil. Seni yatakta terk etmem." "Terk etmen..." Cümlesine devam edemedi. "Ortalama bir performans bile değildi." Kötü esprime iniltiyle karşılık verip iç geçirdi. "Bir skala tablonun olduğundan habersizdim. İlk ona girer miyim?" "Yanından bile geçmezsin." Konuşmamız giderek bir kavgaya dönüşüyordu. Ama kimin umrundaydı ki! "Gelmem hataydı. Gitsem iyi olacak. Pardon. Kaçmam." Bileğimden yakaladı. "Hayır. Liset cidden küçük çocuklar değiliz." "Elbette değiliz Nate ama senin imaların ve kinayelerin canımı sıkıyor." Bileğimi daha sıkı tuttu ama acıtmıyordu. "İkimizinde beklentisi yoktu zaten. Ne o anda ne de sonrası için ve şimdi senin böyle davranman beni bunaltıyor." Nate yüzüme baktı ve birbirine bastırdığı dudaklarını gevşetti. "Sadece söylüyorum. Uyanmamı bekleyebilirdin." Tek kaşımı kaldırdım. "O zaman bir şey mi değişicekti ki?" "Hayır." Bileğimi tutuşundan kurtardım. "O zaman bu senin için bir sorun oluşturmamalı." Bahçe girişine baktım. "Gidiyorum ben. Sende işine dön." Bıkmış görünüyordu. Güzel. İkimizde çabuk sıkılıyorduk. Bu iyiydi. "Eledon'u görmek istemez misin?" "Ne? O burada mı?" "Günah kabininde olmalı." Derin bir iç çekti. "Bir saattir orada. Fazla günahı olmalı." Göğsüne vurdum. "Bunu başta söylemeliydin. Gidiyorum ben!" "Lisette?" Omzumun üzerinden bakarken, kilisenin büyük merdivenlere uzanan giriş tarafında babamı gördüm. Bir elimde eteğimin uzun kısımlarını toplarken diğer elimde çantam vardı. Kaç sokak ardımda bıraktığımı bilmiyordum. Ciğerlerim patlayana dek koşmuştum. Arabamı kuytu, uzak bir sokağa bırakmayı akıl ettiğime seviniyordum. Çantam elimden düşmüştü. Ellerim dizlerimde bir kaç dakika daha soluklandım. Babamı öyle kederli bir yüzle göreceğimi tahmin edemezdim. Şaşırmıştım. Haline üzülmüş hatta acımıştım bile. Benim yokluğum yoksa İtalyanların hala süren evlilik talebi baskısı mı onları bu hale getirmişti bilmiyordum. Büyükbaba Arman'dan sonra onunla aramız hiç iyileşmemişti. Bazı yaralar cidden neden kabuk tutamıyordu? Ayrıca puşt Nate beni resmen tuzağa çekmek için doğru zamanı kollamıştı. Eğer çevrede babamın adamları olsa pusuya düşebilirdim. Dolan gözlerimi sildim ve kızaran burnumu çektim. Emelie'ye ihtiyacım vardı.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD