Karlı bir sabah, Lara siyah kabanıyla Sofya’ya iner. Yanında Emir yok. Kuzey yok. Sadece kendi karanlığıyla birlikte. Otelden çıkıp gizli bir binaya ulaşır. Burası, Aslan Gölgesi’nin Bulgar bağlantılarından biri: “Kolov Hattı.” İçeri girer, masanın başında bir adam beklemektedir. Ve Lara’nın kalbi duraklar: Cihan. Çocukluğunun koruyucu abisi. Ama bir gecede ortadan kaybolmuştu. Şimdi karşısında. Silahlı. Rosario’nun adamı olarak. --- İhanetin Bedeli Lara: “Cihan… neden?” Cihan: “Çünkü senin baban annemi diri diri yaktı.” Lara: “Ben senin kardeşindim.” Cihan: “Sen... onun kanını taşıyordun. Ve şimdi Rosario seni bekliyor. Ya onun kızı olacaksın… ya mezarı.” Lara gözlerini kapatır. Dudaklarında keskin bir gülümseme belirir. “Ben onun kızı değilim. Ben kendi gölgem

