1. bölüm

2169 Words
Küçük çocuk saklandığı yerden çok hafif bir şekilde başını çıkardı .  Etrafta kimse yok gibiydi. Kirden kararmış elleri ile tutunarak ortaya çıktı. Hava çoktan kararmıştı. Koşarak sokağı geçti ve kalabalık olan caddeye geldi. Kaçtığı kişi onu yakalarsa bu sefer affetmezdi . Cezası çok büyük olurdu. Zaten yediği dayak yüzünden her yeri acıyordu. Uzun zamandır onu ve diğer çocukları dillendiriyorlardı. Üstelik eline geçen bütün paraları da kuruşuna kadar ellerinden alıyorlardı. Henüz 12 yaşındaydı ve bu hayatı yaşamaktan bıkmıştı . " Demek buradasın ." Küçük kız kolunun aniden tutulması ile irkildi. Korku ile kolunu tutan adama baktı. Sesinden kim olduğunu anlamıştı zaten. Onları dilendiren adamdı. "Nereye gittiğini sanıyordun ? " Kızı geldiği ıssız sokağa geri çeken adam kalbinin çirkinliğinin yansıdığı yüzünü ona çevirdi. Kız korkudan titriyordu ve adam bundan büyük keyif almıştı . Çocukların ondan korkması hoşuna gidiyordu . " Kaçabileceğini mi sanıyordun gerçekten " " Şerif abi valla kaçmadım. Geri gelecektim ." Adam kızı sürükleyip önüne katarken ayağının tökezlemesi ile kız yere düştü. Zaten kirli olan üstü başı tekrar toza bulandı. " Bak bak bak kaçmamışmış . Yediğin dayaklar az mı geldi lan . " " Abi .. " Kız hıçkırıklara boğulup konuşamazken adam of'layarak ellerini beline koydu. " Kalk kalk . Uğraştırma beni . Depoya dönüyoruz . Orda yersin dayağını . " Kız duyduğu sözlerle korkudan titreyerek göz yaşlarını sildi . Daha fazla dayanabileceğini sanmıyordu. Yavaşça ayağa kalktı . Adamın sözünü dinleyerek yanında durdu ve bütün cesaretini toplayarak adamın bacağına olan kuvvetiyle tekme attı. Çirkin adam böğürme tarzı çıkardığı ses ile bacağını tutup küfrederken kız arkasını döndüğü gibi koşmaya başladı . Küçük bacakları ile olabildiğince hızlı koştu. Karşısına çıkan inşaata girdi ve üst üste dizilen tahta parçalarının arkasına saklandı . Hızlı hızlı aldığı nefes sesleri duyulmasın diye iki eli ile ağZını kapattı . Çok yorulmuştu . Çok korkmuştu . Bu sefer kurtulduğuna inanmak istiyordu. Eğer yakalanırsa artık cezası çok ağır olurdu . Hiç kıpırdamadan on dakika kadar durduğu yerde yavaş yavaş rahatlayarak kıpırdandı . Adam artık gitmiş olmalıydı. Ellerini ağzından çekerek saklandığı yerden doğruldu . Açığa çıktığı anda burun buruna geldiği adam ile titredi . " Ce-ee " Gözleri kararmadan gördüğü son şey adamın tekrar tekrar bedenine inen tekmeleri idi . &&&&& Derin kahkaha atarak karşısındaki kızı onayladı . Bu günün böyle devam edeceğini hiç tahmin etmezdi. Karşısında oturan Leyla ve Sevda da Derin gibi gülüyordu. Yanında oturan Hülya ise ona güldükleri için bozulsa da Derinin moralini düzeltmiş olmak daha önemli idi. Derinin  Sabahtan beri yaşadığı aksilikler onu çileden çıkarmıştı. Oysa ki sabaha neşe ile başlamış , kardeşi Doruk ile dalaşmış , anne babası ile gülüşmüş üyesi olduğu vakıfa gelmişti . Aksilikler o zaman başlamıştı işte . Yardım ettiği genç kızlardan birinin üvey babası vakıfı basmış ve büyük gürültü koparmıştı . İtiş kakış bir kavga çıkmış ve kavga sırasında telefonu kırılmıştı . En kötüsü de o an İçin telefonundan acil alması gereken bilgiler vardı ve o bilgilere ulaşması üç saat sürmüştü . Akşama doğru ortalık duruldu derken bu sefer de vakıfın bahçesine giren bir köpek gelip bacağına işemişti.  Derin bütün gününü lanetli olduğunu düşünerek geçirmiş sinirleri bozularak yedek kıyafetlerinden birini üzerine geçirmişti . Mesai bitip de vakıftan çıktığında arkadaşları aramış ve kendini bu kulüpte bulmuştu . Şimdi ise arkadaşlarının sohbeti ile kaçan keyfi yerine gelmiş kahkahalarla gülüyordu . " Kardeşin ne zaman gelecek ?" Arkadaş gruplarına yeni katılan Sevda sosyetenin yeni isimlerinden birinin kızıydı . Onların semtlerine yeni taşınmışlardı ve kızlar da onu aralarına kabul etmişlerdi . Ancak ortada olan bir şey vardı ki Sevda , Derinin kardeşi Doruğa fena halde aşık olmuştu. Doruk'da aşık olunmayacak biri değildi. Derine göre kardeşi çok yakışıklı bir adamdı. Ve doğal olarak kendisi de çok güzel bir genç kadındı. 28 yaşına gelmiş ve halen bekardı. Kendisini yanında taşıyabilecek yakışıklı bir erkek bulamamıştı . " Birazdan gelecek , ah işte geliyor ." Derin, sözlerini kendine yaklaşan kardeşine bakarak bitirdi . Doruk dört kişilik kız grubunun olduğu masaya gülümseyerek gelirken gözleri ilk önce ikizini buldu. Onun canının sıkkınlığını telefonda dinlemişti . Normalde ilk bakacağı kişi ikizinin yakın arkadaşlarından olan Leyla olurdu . Çünkü o kızdan etkileniyordu . Ama bu geceki odağı kardeşi idi . " İyi akşamlar güzellikler " Doruk kardeşinin yanına oturduğunda Derin büyük bir gülümseme ile onun elini sıkıp bıraktı . Doruğun üzerinde halen takım elbise vardı . İşten geç çıkmış ve direkt oraya gelmiş olmalıydı . " Babam seni geç mi bıraktı ?" Doruk kardeşini onaylayarak alnını ovaladı . Babasının yanında aile şirketinde çalışıyordu . İşleri reklam üzerineydi ve oldukça tanınmış markalarla çalışıyorlardı . " Emeklilik hayalleri kuruyor . Bu yüzden sorumluluklarımı fazlalaştırdı . " " Aa babanız emekli mi oluyor ?" Sevdanın meraklı sesi ile iki kardeş ona döndü . Gözlerini boncuk boncuk açmış onlara bakıyordu . Daha doğrusu Doruğa.  Masada ki herkes bunun farkında olarak bıyık altı gülümsemelerini sakladılar . " Evet " Leyla ilgili bir şekilde Doruğa odaklanınca genç adam direkt bunun farkına vardı ve kızın ağzından çıkacak kelimeleri bekledi . " Mehmet amca emekli olacaksa bu yeni CEO sen mi olacaksın demek oluyor ?" Doruk başını sallayarak kızı onayladı . Leyla'nın ilgisini çekmiş olmak onu heyecanlandırmıştı. Tam konuşacağı sırada görüş açısına giren adamın eğilip Leyla'yı yanağından öpmesi ile sustu . " Selam gençler " Leyla'nın sevgilisi Burak boş olan sandalyeye yerleşince Doruk gözlerini onlardan çekip diğerlerine döndü . Masadaki muhabbet dönerken Hülya'nın " Şu Erdem değil mi ?" Sözü ile Doruk ve Burağın bakışları adı geçen adamı buldu . Üniversiteyi beraber okudukları ve aralarının açık olduğu Erdem yanındaki iki bayan ile bir masaya yerleşiyordu . Derin kardeşini dürterek onun dikkatini çekti . " Adamı her gördüğünüzde düşman görmüş gibi bakmanızı anlamıyorum " " Düşman zaten " Burak kaşlarını çatarak söylenirken Doruk da arkadaşını onayladı . Leyla bir sevgilisine bir de Doruğa bakarak " Allah Allah . Okulda üçünüzün arasından su sızmazdı . Aranızda ne geçti de bu hale geldiniz hiç söylemediniz ." diyerek yine şansını denedi . Doruk ve Burak birbirlerine baktı. Aralarına sonradan katılan Sevda hariç diğer kızlar onların dostluğunu ve aralarının bir günde açıldığını biliyordu. Ama hiç bir zaman nedenini i öğrenememişlerdi . " Sizi ilgilendiren bir şey değil Leyla ." Leyla sarı saçlarını bir eli ile düzeltip önüne döndü. Burağı çok seviyordu ama onu herkesin içinde azarlamasına çok üzülüyordu. Masadaki muhabbet değiştiğinde Doruk sessiz bir şekilde Leyla'ya baktı. Kızın gözlerinin dolduğunu ve üzüldüğünü görmüştü. En iyi arkadaşının sevgilisine ilgi duymak zaten çok kötü bir şeydi . Kendisine asla yakıştıramıyordu ama Leyla'yı her gördüğünde de heyecanlanmasını bastıramıyordu. &&& " Bir iki üç şişşşşşş . La la la la la laaa yaşaa-mmm—" Derin sarhoş olan Hülya'nın ağzını eli ile kapatırken sıkıntı ile ofladı. Kulübün kapısında Doruk ve Burağın arabalarını getirmelerini bekleyen kızlar onların haline kıkırdarken ayakta zor duran Hülya kapalı ağzı ile halen konuşmaya çalışıyordu . Leyla ve Sevda ölçülü içtikleri için akılları başındaydı . Ama Hülya ölçüyü kaçırmıştı . " Ne derdin vardı kızım senin bu kadar içtin ?" Derin avucunda hissettiği ıslaklık ile hızla elini çekti . Hülya gülerek dilini dışarı çıkarıp iki yana salladı. Derinin avucunu yalamıştı . Kız elini iğrenerek çantasından çıkardığı mendile silerken ne olduğunu anlayan Leyla kahkayı patlattı . O sırada iki araba arka arkaya önlerinde durdu . Birinde Doruk diğerinde Burak vardı . Leyla Sevdanın koluna girerek Burağın arabasına doğru çekti . " Sevdayı biz bırakırız ." Derin başını sallayıp " Hülya'yı da biz bırakırız " diyerek arkasına baktı . Hülya'nın sarhoş yüzü ile karşılaşmayı beklerken boşluğu buldu . " Hülya ?" Derin etrafında dönerek Hülya'ya bakındı . " Nerde bu kız ?" Sevda ve Leyla da şaşkınlıkla ortadan kaybolan kıza bakındılar . ".Az önce buradaydı " Üç kız da korku ile etrafına bakınırken Burak sıkılarak kornaya bastı . Leyla durumu anlatmak İçin sevgilisinin yanına giderken Derin de arabanın camını tıklatarak Doruğun dikkatini çekti . Doruk arabanın kapısını açıp bir ayağını çıkardı ve yarı dışarda kalkarak doğruldu . " Ne oldu ? Neden binmiyorsunuz ?" " Hülya yok " Doruk kaşlarını çatarak " Nasıl yok " diye sordu . O sırada Burak da arabayı durdurmuş dışarı çıkmıştı . " Bayağı yok işte . Az önce buradaydı . Birden kayboldu " Burak " Bi taksiye atlar gider o zaman " diyerek kızlara baktığında Derin endişe ile başını iki yana salladı . " Çok sarhoştu . Ya başına bir şey gelirse ?" Doruk tamamen arabadan çıkıp kilitledi . " Dağılıp arayalım . Bu saate başına her şey gelebilir . Bulan birbirini arasın. Bulamazsak polise haber veririz ." Derin ve Doruk kulübün arka tarafına doğru giderken diğer üçü de tam tersi tarafa gitti . " Hülyaaaa " Leyla arkadaşının ismini seslenirken Sevda ürkek bir şekilde etrafına bakındı . " Böyle elit bir kulübün bu kadar ıssız bir yerde olmasını anlamıyorum " " Burası ıssız değil . Bu evlerde de yaşayanlar var Sevda " Kız bozularak etrafına bakarken Leyla başını iki yana salladı . Diğer tarafta iki kardeş ise hızlı adımlarla ara sokaklarda Hülya'yı arıyordu . " Çok belli ediyorsun " Doruk " Neyi ? " diyerek bakınmaya devam ederken Derin ikizine bakıp önüne döndü . " Leyla'yı sevdiğini " Doruk uzun bir nefes vererek kafasını iki yana salladı . " Onu sevmiyorum " " Ama hoşlanıyorsun " " Eeee ?" " İşte çok belli ediyorsun . Burak bir gün anlarsa aranız fena bozulur" Doruk olduğu yerde durup ellerini beline koyarak başını yukarı kaldırdı . Karanlık gökyüzünde bir tane bile yıldız yoktu . Canı sıkılarak derin bir nefes saldı.  Elbette ki durumun farkında idi. Ama asla arkadaşının sevgilisine sarkmak gibi bir terbiyesizlik yapmazdı. Zamanla bu hoşlantının kaybolmasını diliyordu. Konuşmak İçin kardeşine baktı. O sırada kulağına zor duyulan bir ses geldi . " Doruk . Sana diyorum " " Şişt " Doruk kardeşini susturarak sese odaklanmaya çalıştı . Derin susarak kardeşine bakarken o da aynı sesi duydu . " İnlemeye benziyor " İki kardeş etrafına bakıp sesin nereden geldiğini anlamaya çalışırken Derinin telefonuna bildirim geldi . " Hülya'yı bulmuşlar " Doruk kardeşine bakıp sustu. Açıkçası bu iniltinin Hülya'ya ait olmasından korkmuşlardı . Hülya bulunduğuna göre bu ses başka birine aitti. Büyük ihtimal ile de yaralı birine . " Geri döne-" Doruk tekrar duyduğu inilti ile susarken Derin arkasına dönerek yarım kalmış inşaata baktı . " Ses burdan geliyor . Belki de hayvandır . " " Hayır . İnsan sesine benziyor . " " O zaman sarhoşun biri de olabilir . " Doruk başını sallarken içine oturan bir sıkıntı ile önce kardeşine sonra da karanlık inşaata baktı . Sonra da bir karar vererek konuştu . " Sen burda bekle . Bek bakıp geleceğim . Gerekirse ambulansı ararız " " Tamam " Doruk inşaata doğru yürürken arkasında duyduğu ayak sesleri ile durup peşinden gelen kardeşine baktı. " Ne yapıyorsun ? " " Bi bakalım demedin mi ? " " Kızım seni kastetmedim . Ben bakarım . Sen dur durduğun yerde " " Olmaz . Seni yalnız göndermem  " Doruk gözlerini devirerek önüne döndü inşaatın ilk katında ses yükseldi ve hemen yakındaki çuvalların olduğu yerde baygın yatan bir silüet göründü . Doruk ve Dern birbirlerine bakarak yerde yatan kişiye yaklaştılar . Yeterince yaklaştıklarında ise Derin elini ağzına götürerek yere inleyen kızın yanına çöktü . " Küçücük çocuk bu . Nasıl dövmüşler böyle ?" Doruk da aynı acıma ile öldüresiye dövülmüş küçük kızın yanına çöktü . Kızcağız kanlar içindeydi . Görünen her yeri mosmordu. Doruk kızda görünmeyen daha bir çok yara olduğunu tahmin edebiliyordu . " Ambulansı arayalım " Doruk gözlerini kızdan ayırmadan konuşsa da onun ambulans gelene kadar dayanamayacağının farkında idi . " Derin " " Doruk . " " Ölmek üzere değil mi ?" Derin gözleri yaşla dolarak başını salladı . Önlerinde yatan küçük kızın artık iniltileri de kesilmişti. Doruk derin bir nefes verdi . Doğdukları andan beri ikizinde  ve kendisinde olan güçlerini kullanacaktı. Ne kadar acı verici bir deneyim olsa da, sürekli yapmaktan kaçınsa da önünde ölü gibi yatan küçücük kıza yardım etmeden duramayacaktı. Derine baktı . " Olacakları biliyorsun . Hemen Burağı ara. Hülya'yı ararken karşımıza serserilerin çıktığını söyle . Bize çattılar ve kavga çıktı . Sonra da buraya gelip saklandık . Serseriler gidince de onları aradık . Kızı da soracaklardır . Büyük ihtimalle evsiz zaten . Geldiğimizden beri burada uyuduğunu söylersin " " Tamam " " Sakın hastaneye götürmesinler . Birden iyileşince açıklama yapamam . " " Biliyorum Doruk " Doruk başını sallayıp derin bir nefes aldı . Bu deneyimi yaşamaktan nefret ediyordu. Çok canı yanacaktı . Sanki o dayakları kendisi yemiş gibi hissedecekti. Ama sonunda bu küçük kız iyileşecekti . Kendini cesaretlendirerek kızın kulağına eğildi . " Seni iyileştireceğim " Doğruldu ve kızın karnına elini koydu. Aklından sadece bu kızı iyileştirmek geçti . Önce bir şey olmadı ama sonrasında karnında büyük bir acı hissetti sanki biri onu tekmeliyordu . Defalarca aynı acıdan sonra bu sefer de bacaklarında sanki kırbaclanmışcasına bir acı dalgası daha geldi . Kemerle dövülüyordu . Bir darbe de göğsüne geldi . Kaburgaları kırılmıştı. Bayılmadan önce hissettiği en büyük acı da kafasında oldu. Derin yaralar içinde bayılan kardeşine üzüntü ile baktı . Bunu her yaptıklarında acı çekiyorlardı. Ama sonunda birilerini iyileştiriyorlardı. Bu küçük kız İçin bu acıya değerdi. En azından kendilerinin iyileşmesi çok kısa sürüyordu. Kızın kaybolan yaralarına bakarak telefonunu çıkardı . Şimdi arkadaşlarına oyun zamanı idi . &&&&&&  
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD