Rüya olduğu yerde bir adım geriledi. ‘’Özür dilerim.’’ dediğinde elindeki şalı yere atıp odasına girerek kapıyı üzerine kilitledi. ‘’Aptal.’’ Kapıya sırtını dayadığında başına yumruğuyla vurdu. ‘’İzin almadan odanın kapısı açılır mı? Rezil ettin herkesi.’’ Gözünden akan yaşı sildi. ‘’Üzülme neden üzülüyorsun ki istediklerini yaparlar sanane!’’ Ağlamamak için engel olmaya çalışıyordu ama olmuyordu akan yaşları durmuyordu. ‘’Erkek arkadaşımmış! Değil işte erkek arkadaşım! Bir de yengem deyip duruyordu belki de yalan söyledi yengesi değil karısıydı zaten Mihriban da baba diyor. Beni tanımıyorsun bile neden yalan söyledin ki?’’ ‘’Ağam özür dilerim, affet.’’ Süreyya yerdeki şalı alıp dağılmış saçlarına gelişigüzel sardı. Emir içine düştüğü durumla içten içe küfürler saydırıyordu. ‘’Mihriban

