PUBG TAKTİKLERİ B:7

394 Words
Mikrofon Terörü - Konuşarak Öldürmenin Zevki Şimdiye kadar rakibi vurarak, alanla boğarak, kill çalarak perişan ettin. Ama eksik kaldı. Çünkü gerçek zafer sadece öldürmek değildir. Rakibin moralini, inancını, hatta yaşam enerjisini çökertmek bambaşka bir seviyedir. Bu seviyeye ulaşmak için silaha değil, sadece mikrofona ihtiyacın var. Mikrofon terörü, PUBG Mobile'ın gizli cephanesidir. Kimse yazmaz, anlatmaz, ama herkes yer. Global mikrofona konuştuğun an, senin sesin tüm evrene ulaşır. Ama dikkat: Bu ses sadece ses olmamalı. Bu ses, rakibin beyin kıvrımlarına tırmanan bir tehdit olmalı. Her kelimen, bir kurşun gibi işlemeli. ilk taktik: kill aldıktan sonra sessizce gülmek. Evet, gülmek. Öyle kahkaha değil. Hafif, alaycı bir gülüş. "Hehehe…" tarzı. Karşı taraf seni görmemiş bile olabilir ama seni duymuşsa iş bitmiştir. Mikrofonu aç, bir iki saniye gül, sonra kapat. Adam artık ses kasamaz. Kendi iç sesiyle savaşır. Düşmanla değil, travmasıyla çatışır. ikinci taktik: düşürdüğün adamı yere serdikten sonra ismini söyle. "Xx PalaKral xX, seni aldım kardeşim" gibi. Adamın özgüveni çöker. Çünkü adını duymak başka, o adla ezilmek bambaşka. O an karşıdaki lobiye dönse de sesi lobiye taşımaz. Ama ruhu duymazlıktan gelemez. Üçüncü yöntem: düşmanı öldürmeden önce konuşmak. Rakibi gördün mü? Mikrofonu aç, "Bekle bekle, seni şimdi tokatlayacağım" de. Sonra indir. Bu hem tehdit hem kehanettir. Adam "bana özel konuştu" diyerek kendi kafasında sana senaryo yazar. Belki o gece rüyasında bile seni görür. Çünkü onu sadece öldürmedin, geleceğini de bildin. Dördüncü ve en sinsi yol: takım içi moral bozma. Arkadaşın oynayamıyor mu? Mikrofona gir, "Abi sen iskaladığın her kurşunla rakibin özgüvenini artırıyorsun" de. Iki round sonra o adam scope bile açamaz hale gelir. Amaç ezmek değil, şekil vermek. Ezip adam ediyorsun. Ayrıca mikrofonla müzik çalmak? Evet, bir dönem bu moda oldu. Ama dikkatli yap. Müzik ruhun gıdasıdır ama yanlış dozda düşmanı zıplatır. Doğru müzik: alaycı, aşağılayıcı, sakin ama tehditkâr olmalı. Örneğin rakibi tokatladıktan sonra arkaya klasik müzik verirsen, olaydan çıkıp sanat yapmış olursun. Adam "beni Mozart dinleyen biri vurdu" diye daha da düşer. Global mikrofona "gel gel" çekip sonra da pusu kurmak, zaten klasik. Ama biz klasiğin üstüne çıkıyoruz. Mikrofonu tak, sonra hiçbir şey söylemeden sadece nefes al. Uzun uzun. Adam globalde bunu duyduğunda, "birisi bana bakıyor" hissine kapılır. Görünmeden korkutmak, işte gerçek zeka burada başlar. Bu işin sonunda ne olur biliyor musun? Adam seni görmemiş olabilir ama sesini unutmaz. Ismini hatırlamayabilir ama tınıyı bilir. Senin sesin onun için artık tehdit kodudur. Ve bu, kurşun atmadan yapılan bir yıkımdır.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD