Sabah gözlerimi açar açmaz midemde tuhaf bir burulma hissettim. Sanki geceden kalma bir rahatsızlık, hafif bir mide bulantısı… Alışılmadık bir his değildi ama can sıkıcıydı. Elimi karnıma koyup doğruldum. "Kesin akşam yediğim o peynirli börek dokundu," diye mırıldandım kendi kendime. Hastanede gün boyu koşturup sonra gece yarısı börek yemek... Zaten akıl karı değildi. Demir hâlâ uyuyordu. Yanı başımda, huzurlu, sakin bir uykuya dalmıştı. Yüzü çocuk gibi duruyordu uyurken. Bir süre onu seyrettim. Her sabah buna uyanmak, galiba en çok bu bana iyi geliyordu. Ama artık hazırlanmalıydım. Sessizce yataktan çıktım, banyoya geçip soğuk suyla yüzümü yıkadım. Bulantı hâlâ geçmemişti ama geçici bir şeydi, biliyordum. Belki biraz su içersem rahatlayacaktı. Üzerime beyaz bir gömlek ve hastaneye uygun

