Lavaboyu temizledikten sonra doğrulduğunda belindeki ağrıyı hissetti. Bir temizlik işçisine dönüşeceğini söyleselerdi, asla inanmazdı. Ama işte burada, sabahın köründen beri Çağdaş ’ın evinde temizlik yapıyordu. Üstelik adam, bir hata yapmasını bekliyormuş gibi her hareketini dikkatle izliyordu. Gül, elindeki süngeri fırlatıp duvara yaslandı. “Tamam, bitti. Başka bir emriniz var mı, Komutanım?” dedi, alaycı bir gülümsemeyle. Çağdaş, etrafı kontrol etmek için yavaşça ilerledi. Lavabonun pürüzsüz yüzeyine parmağını sürdü, ardından gözlerini kıstı. “Sabunluk yerinde değil.” Gül kaşlarını çattı. “Ne?” Çağdaş, başını lavabonun kenarındaki sabunluğa çevirdi. “Bunu beş santim sağa kaydırmışsın. Eskiden tam şuradaydı.” Gül, gözlerini devirdi. “Bunu nasıl hatırlıyorsun?! Hem beş santim ne fark

