Gece, ansızın bir kabustan farksız bir durumla uyanıverdim. Etrafım, adeta cehennemin alevleriyle çevrili gibiydi; vücudumun her bir zerresi yanıyormuşçasına acı doluydu. Soğuk terler sırtımdan aşağı süzülürken, kemiklerim adeta ezilip kırılır gibi bir ağrıyla titriyordu. İçimde yükselen çaresizlikle, boğazımdan çıkan çığlıkların yankısı odanın içini doldurdu: "YARDIM EDİN! İMDAT! ÖLÜYORUM!" Tam olarak o anda beynimin derinliklerinden gelen bir ses O ses, karanlıkta yankılanan bir fısıltı gibi kulağımda yankılandı. Gözlerimi açtığımda etrafımda bir ateş çemberi gördüm, bedenim adeta alevler içindeydi. Soğuk terler dökerken, acı içinde kıvranıyordum ve avaz avaz bağırmaya başladım. Ses tekrar konuşmaya başladı, bu sefer daha belirgin bir şekilde duyuluyordu. "Naz, sakin ol. Ben sen

