Bora Alkanlı, şehrin karanlık köşelerinde adından korkuyla bahsedilen multi milyoner bir mafya lideridir. Güçlü, karizmatik ve tehlikeli bir geçmişe sahip olan Bora Alkanlı, iş dünyasının zirvesine yükselirken kalbini Alçin’e kaptırır. Alçin, hayat dolu, cesur ve Bora’nın dünyasına çekilmekten korkan bir kadındır. İkili arasındaki çekim, tehlike ve tutku dolu bir aşk hikayesini ortaya çıkarır. Ancak Bora'nın karanlık sırları ve düşmanları, Alçin’in güvenliğini tehdit eder. Kargaşa, komedi ve korkunun iç içe geçtiği bu hikayede, ikili bir yandan kendilerini keşfederken diğer yandan aşklarının sınırlarını zorlamak zorundadır.

Ölümün beni nerde ne şekilde beklediğini bilmeden ince bir çizgide hayatta kalma mücadelesi verirken kendimi bir tarikatın elinde kurban edilmek üzere bulmuştum. Dünyamıza ait olmayan bir Su Cini'ni, asırlardır kayıplara karışmış içinde karanlık sırlar barındıran, bir kara büyü kitabını kullanarak dünyamıza çağıracaklardı. Kendimi bir şekilde bu tarikatın elinden kurtarmayı başarsam da beni bekleyen asıl tehlikenin adım adım yaklaştığını daha yeni yeni fark ediyordum. Bundan sonra ne olacağı hakkında en ufak fikrim bile yokdu. Dünyamıza ait olmayan bu varlıktan ya hep bir adım önde olacaktım. Ya da kaderime boyun eğip ölecektim.

ÖZETMilat, efsanelere konu olmuş Dünyadan milyarlarca yıl uzaklıkta Gümüş Anka gezegeninde yaşayan melez bir soyun son temsilcisidir. Henüz yedi yaşında, ailesinin gözbebeği olan bu küçük çocuk, içinde taşıdığı kozmik güçlerin farkında değildir. Ancak kader, Milat’ın masumiyetini karanlık bir geceyle paramparça eder. Düşman ordusu krallığını yerle bir ettiğinde, Milat ailesinin gözleri önünde katledilişine tanık olur. Babasının sevgisi, onun içindeki güçleri dengeleyen tek ışıkken, o ışık da sonsuza dek söner. Küçücük bir çocuk, o gece sadece ailesini değil, ruhundaki huzuru ve masumiyeti de kaybeder. İçine düşen karanlık, Milat’ı efsanevi bir canavara dönüştürür. Krallığın kadim bekçisinin oğlu Ayaz, onu kurtarmak için bir fedakârlık yapar ve Milat’ı Dünya’da, bir dağın kalbindeki kayaya mühürler. Ayaz, bir yeminle onu uyanana kadar koruyacağına ant içer. Yirmi yıl boyunca bu yemine sadık kalan Ayaz, Milat’ın uyanışını engellemek için gölge gibi onun etrafında dolanır. Ancak bir kazı, Milat’ın zamansız uyanışını başlatır. Dağın derinliklerinden yükselen çığlık, dünyanın dengesini bozar. Milat artık o masum çocuk değildir gözleri zifiri karanlığa bürünmüş, her adımı ölüm getiren bir varlığa dönüşmüştür. Ayaz, karşısında öfke ve yıkımla dolu bir canavar gördüğünde, yüreği ikiye bölünür. Ancak Milat’ın zamansız uyanışı, sadece onun bekçisi Ayaz’ın değil, tüm dünyanın kaderini değiştirecek bir felaketin habercisidir. Peki Milat, bu saaten sonra karanlığa tamamen teslim mi olacak, yoksa kendi kaderini yeniden yazabilecek midir?

Bu hikaye, aşkın fedakarlıkla sınandığı, hatırlanmayan anıların bile kalpte iz bıraktığı bir yolculuğun öyküsüdür. Mihrap ve Arat tam kavuştuklarına sevirken kara büyü kitabı tekrar hayatlarını altüst eder ve Ölüm büyüsü ile Arafta sıkışan sevdiğini kurtarmak için Mihrap üzerine büyük bir vebal alır bu vebalin ağırlığı onun bedenini ve ruhunu günden güne tüketirken son anlarını hafızasını sildirdiği sevdiği adamın yanına gidip geçirmeyi ister ama kader ona ölümden bile acı başka sürprizlere gebe bırakır.