6. Bölüm

1419 Kelimeler
Keyifli okumalar Zerda'nın gözleri açılırken herkes endişeyle bakıyordu. Şiyar karısına bakıp, "Zerda iyi misin?" diyerek sordu. "Ne oldu?" diyerek sorduğunda, "Yorgunluktan bayıldın dikişlerin patlamış." dediğinde gözleri adama bakınca, "Tabii ya abimin beni vurduğunu unuttum." dedi. Derin bir nefes alırken Aslı'nın gözleri doldu. Şiyar'ın telefonu çalarken odadan çıktı. Zerda görümcesine baktı. "Aslı yanıma gel." dediğinde yengesinin yanına oturdu. Gözleri dolan görümcesine baktığında, "Sen ona aşık mıydın?" diyerek sordu. Genç kadın ona bakıp, "Ha-Hayır." dediğinde Zerda'nın gözleri ona bakarken, "Yalan söyleme bana sakın sen Şiwan'ı seviyordun." dedi. Aslı'nın kapanan yarası açılmıştı. "Bir zamanlar sevdiğim adamdı. Birbirimizi çok seviyorduk ablam da ona aşıktı. Kıskançlıktan benim kusurlu olduğumu söyledi. Şiwan bunu duyunca beni bırakıp onunla olmak istediğini söyledi. Kusurlu bir kadınla olamam demişti. Çok zoruma gidiyordu. Ablam acı çektiğimi bildiği halde onunla oldu. Benim ablam düşmanımdı. Gittiğine asla üzülmedim ama bana yaşattıklarını yaşamadan ölmesin. "demişti. Ayağa kalkan genç kadın cam kenarına giderken," Yenge benim evliliğim olmaz kimse kusurlu kadın oğluna almaz hiçbir zaman çocuğum olmayacak "dedi. Zerda yataktan kalkıp ona sarılıp," Allaha sığın canım o en iyisini bilir. Ama şunu bil ki mazlumun ahı çıkar aheste aheste demişler. "dediğinde Aslı ilk defa sevildiğini hissediyordu. Fatma hanım birbirine sarılan iki kadına bakmıştı." Aslı yine ağlıyor musun? "diyerek sordu. Derin bir nefes alırken," Kızım üzme kendini bu kadar. "dedi. " Ablan sana ettiği kötülük yanına kalmaz. "dedi. Derin bir nefes almıştı. Sevdiği adamın ihaneti ağır gelmişti. Zerda'nın gözleri camdan dışarı bakıyordu. Meryem yine hiçbir olmamış gibi konağa gelmişti." Ana bu kadın niye geldi. "dediğinde gözleri gelinine baktığında," Bilmem ki kızım onunla baş edemiyorum artık "dedi. Derin bir nefes alırken odadan çıktı. " Meryem hayırdır neden geliyorsun? "diyerek sordu. Genç kadın ona öfkeyle bakmıştı." Sanane istediğim gibi gelirim müstakbel eşimin evi değil mi? "dedi. Zerda sinirine hakim olmaya çalışıyordu. Meryem üstüne giderek," Kuma olarak geleceğim. "dediğinde gözleri öfkeden deliye döndü." Damızlık olacağım diyorsun yani. "dediğinde ellerini kütletti. Meryem'in saçından tutup," Bana bak kızım alırım seni ayağımın altına ezer geçerim. Ne sen ne de başkası üstüme kuma gelemez haddini bil yoksa dilini keserim senin. "dediğinde gözleri dolan kadına bakmıştı. " Senin çocuğun olmayacak bu konağa Hanımağa olamazsın. "dedi. Zerda'nın sabrı tükenmek üzereydi." Senden değil kuma kapıma çöp olmaz kaynanamın yanında saygısızlık olmasın diye fazla bir şey demiyorum ama sen kaşındın. "dedi. Fatma hanım kaşını kaldırdı." Zerda. "dediğinde gözleri kadına bakmıştı." Ana elimde kalacak. "dedi. Fatma hanım fazla olay çıkmasın diye Meryem'in konaktan gitmesini isteyecekti. " Meryem huzursuzluk olmasın burada kalman uygun değil. "dediğinde gözleri şaşkınca bakıyordu." Burası amcamın evi istediğim gibi kalırım. "dedi. Şiyar'ın merdivenden indiğini gördü." Meryem ben seni konağımda istemiyorum artık eşyalarını toplayıp git. "diyerek kibarca kovmuştu. Meryem dolmuş gözlerle bakmıştı." Sen bu kadın için beni kovuyor musun? Gerçekten bunu yapacak mısın? "diyerek sordu. Derin bir nefes almıştı. Genç adamın sabrı tükenmişti. " Senin bu kadın dediğin benim karım olur. Bu konağın Hanımağası sende sürekli huzursuzluk ediyorsun onun canını sıkıyorsun. "dedi. Gözyaşları akarken arkasına bakmadan çıktığında," Bunun bedelini ödeyeceksiniz. "diyerek gitmişti. Zerda odasına gideceği anda," Zerda dur. "dediğinde kocasına bakmıştı. Şiyar annesine bakarken," Ana hazırlığını yap karım için hem kına gecesi hem düğün yapacağım ne gerekiyorsa yapalım. "dediğinde genç kadın şaşkınlık içinde kalmıştı." Buna gerek yok "dediğinde gözleri kadına bakarken," Babanın vasiyeti güzelim sana o düğünü yapacağım. "dedi. Babasının son isteği buydu. Kızının düğününü göremeden gitmişti. Zerda'nın gözleri dolduğunda Şiyar karısına sarılmıştı. Fatma hanım birbirine sarılan oğlu ve gelinine baktığında derin bir nefes almıştı." O zaman yarın alışveriş yapıyoruz. "dedi. Zerda heyecanlanırken görümcesi ona bakıp sırıtarak gülmüştü. Akşam yemeği yapılırken Fatma hanım onlara baktı." Yemek hazır mı? "diyerek sordu." Evet ana yengem maşallah döktürdü. "dediğinde masaya bakıyordu. " Maşallah kızıma. "dediğinde Aslı'nın suratı düştü." Aşk olsun ana ben yaparken bana öyle demiyorsun? "diyerek küserek oturdu. Şiyar'ın merdivenden indiğini gördü." Ağabey görür müsün? Anam bana hiç öyle bir şey demedi. "dediğinde kahkahayı atmıştı." Yengeni kıskanma gülüm sende güzel yaparsın. "dedi. Masaya oturduğunda," Aslı sana görücü gelebilir hazırlıklı ol. "dediğinde genç kızın elindeki çatal düşmüştü. " Ağabey etme evlenemem. "dediğinde gözleri kardeşine bakmıştı." Senin bu halin ne olacak nereye kadar. "dediğinde gözyaşları içinde ağlarken abisine bakıyordu." Ağabey çocuğum olmuyor benim nasıl evleneyim. "dedi. Fatma hanım dolmuş gözlerle kızına bakarken içi yanıyordu. Zerda ona bakarken," Senin randevun ne zaman? "diyerek sordu. Aslı'nın gözleri yengesine bakıyordu." Yarın saat 10 :00' da "dediğinde başını salladı." Beraber gidelim. "dedi. Zerda'nın genç kızla ilgilendiğini görünce genç adam gülümsedi. Yemekten sonra çay içerken Aslı odasına gitmişti. Fatma hanım da uyumaya giderken Şiyar karısıyla kalmıştı. Zerda bardakları makineye koyarken kocası onu beklemişti. Onun elinden tutup odaya çıktığında üstünü değiştirip gelmişti. Şiyar yastığı eline aldığında, "Sen nereye gidiyorsun?" diyerek soran karısına bakıyordu. "Koltukta yatarım." dediğinde kaşını kaldıran kadın yanına gidip yastığı yerine koydu. "Kocam değil misin? Beraber uyuyalım." dediğinde yatağa geçtiğinde gelmesini bekledi. Ama adam hala şaşkınca bakıyordu. "Sen niye bekliyorsun acaba?" diyerek sordu. Şiyar'ın gelmesiyle ona sarılıp, " iyi geceler meremin." diyerek uyuduğunda Şiyar'ın elleri saçlarına gitmişti. Sonunda hayali gerçek olmuştu. ... Zerda sabah erken kalkıp kahvaltı hazırlamıştı. Kaynanası bu kızın hızına yetişemiyordu. "Günaydın kızım." dediğinde gözleri kadına bakmıştı. "Günaydın ana hastaneden sonra alışverişe gidelim." dediğinde başını salladı. Şiyar merdivenden inerken Aslı hemen gelmişti. Bugün şirketin toplantısına katılmak zorundaydı. Zerda kocasını şirkete yolcu ederken karısını öpen adam kardeşinin gelmesiyle ayrılmak zorunda kalmıştı. Derin bir nefes alırken," Tamam bakmadım hadi öpeceksen öp yengemi." dediğinde Zerda'nın yanakları kızarmıştı. Abisinin öfkeyle, "Aslı" diyerek uyardığını gördü. Şiyar aracına atladığı gibi giderken Zerda araca binmişti. "Yenge benimle boşuna geliyorsun?" diyen kıza bakıyordu. "Aslı senin doktora değil benim doktora gidiyoruz." dediğinde gözleri şaşkınlık içinde kalmıştı. "Ama neden ki." dedi. Derin bir nefes alırken, "Çünkü bunun tedavisi varmış." dedi. Onun söylediği cümle karşısında gözleri doldu. Hastane önünde durunca araçtan indiğinde Aslı onun yanında yürüyordu. İkisinin bakışları genç kadına bakmıştı. Hevin hastanede üzgün şekilde bekliyordu. Hevin'in bakışları kardeşine dönerken," Ne arıyorsun burada?" diyerek sorduğunda, "Seni ilgilendirmez işine bak" diyerek tersledi. Hevin şaşkınca baktı. Gözleri dolarken boğazında bir düğüm oluştu. "Senin bedduaların tuttu benim hiçbir zaman çocuğum olmayacak ahın kabul oldu." dediğinde gözleri kardeşine bakmıştı. Aslı öfkeyle, "Etme bulma dünyası." diyerek giderken Hevin'in çaresizce bakıyordu. Gözleri yengesine bakıyordu. "Zerda mutlu musun?" diyerek sordu. Genç kadın ona bakıp, "Mutluyum." dedi. Hevin onu kıskanmıştı. Çünkü kendisi mutlu değildi. "Ben değilim kardeşin sürekli bana bağırıyor. Onu vurduğun için benden nefret ediyor." dediğinde gözyaşları akıyordu. Aslı ablasına bakıp, "Kendin ettin kendin buldun. Sen onunla kaçmayı tercih ettin." dedi. Onun sözleriyle kalbine hançer girmişti. "Abim düğün yapacakmış." dediğinde gözleri dolarken, "Sakın geleyim deme sen o adamla kaçtığın gün seni sildik." dediğinde doktorun çağırmasıyla odaya girdiler. Doktor genel bir muayene ederken durumu anlatmıştı. "Sana çocuğun olmayacağını ve tedavisi mümkün olmadığını söylediler değil mi?" diyerek sordu. Genç kadın başını salladı. Doktor ona bakarken, "İmkansız değil tedavisi mümkün." dedi. İki genç kadın şaşkınca bakıyordu. "Olabilir mi?" diyerek sorduğunda doktor başını salladığında, "Vereceğim ilaçları kullanırsan olur." dedi. Doktorun yazdığı ilaçları aldığında odadan çıktılar. Fatma Hanım hastane önünde bekliyordu. Hevin onun yanına gidemiyordu. Annesi ona kızgındı. Cesaretini toplarken annesine adım atmıştı. "Anne." dediğinde yaşlı kadın kızına bakıyordu. "Sen hala bana anne diyebiliyor musun? Başımı eğdirdin." dedi. "Anne sevdim sadece abim ona vermezdi." dediğinde gözyaşları akmıştı. "vermez tabii ki çünkü kocan adam değil kardeşine ettiği zulmü görmez misin?" diyerek sordu. Şiwan karısını almaya giderken annesiyle konuştuğunu görmüştü. Sesini çıkarmadı. Fatma Hanım kızına bakıp, "Abinin düğünü olacak sakın geleyim deme." dediğinde Hevin gözyaşları içinde kalmıştı. Hevin kocasının aracına bindiğinde Şiwan ona bakmıştı. "Doktor ne diyor?" diyerek sorduğunda gözyaşları akıyordu. "Bir sorun yok" diyerek yalan söylemişti. Genç adamın bakışları hastaneden çıkan iki kadına bakmıştı. Aslı'nın gözleri parladı. Aracı çalıştırıp gitmişti. Fatma hanım kızları alıp giderken durumu da öğrenmiş olmuştu. Gözleri dolmuş şekilde annesine bakmıştı. "İlaçları kullanırsam bebeğim olabilir ana." dediğinde gözleri kızına döndü. "Olacak tabii kızım." dediğinde alışveriş merkezinde durdular. Fatma Hanım hiçbir şey eksik bırakmıyordu. Herşeyi eline almıştı. Zerda artık onun hızına yetişemiyordu. Konağa dönmesiyle yemeği yapmaya karar verdiler. Akşama misafirleri olduğunu kocasından öğrenmişti." Kimseyi zehirleme." diyen adama öfkelenmişti. Söylenerek yemeği yaparken kaynanası ona bakıyordu. "Zerda iyi misin?" diyerek sordu. Genç kadın ona bakıp, "Ana ben kötü yemek mi, yaptım kocam benimle dalga geçiyor." dediğinde gözleri kadına bakmıştı. "Şiyar'ın patavatsızlığı ne bakıyorsun ona." dediğinde başını salladı. "Herşey hazır ana." dedi. Derin bir nefes alırken odasına çıkıp önce bir duş almıştı. Aslı yengesinin yanına giderken ona bakarken, "Yenge çok güzel olmuşsun." dediğinde gözleri görümcesine baktı. "Teşekkür ederim." dedi. Bakışları ona dönerken anlamazca baktığında, "Hayırdır ne oldu?" diyerek sordu. "Yenge iyiki varsın." diyerek sarılırken genç kadın gülümsedi. "Sende güzelim." dediğinde gözleri doldu. Şiyar arkadaşıyla birlikte gelmişti. İki kadın da odadan çıktığında şaşkınca bakıyordu. Bu adam hastanedeki doktordu. Aslı şaşkınlık içinde, "Doktor bey?" diye sorduğunda herkes şoktaydı. Doktor Kenan'ın hoşlanıp aşık olduğu kadın arkadaşının kardeşi çıkmıştı... Bölüm sonu..
Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE