.4.

810 Kelimeler
ULRİKA Elementler ormanına gittiğimde toprak kralı Pierce konuşmaya başladı. "Duyduğuma göre Ursula'yı Dragonland'e sürgün etmişsin. Doğru mu?" "Evet kral Pierce doğru. Onu sürgün ettim çünkü iksir hazırlayıp insanlara veriyormuş." "Bunu kanıtladın mı kraliçe Ulrika?" "Şey.. Hayır ama kendisi söyledi." "Ne söyledi?" "İnsanlara yardım etmek için yaptığını söyledi. Bilirsiniz işte hasta olan insanlara şifalı bitkilerden iksir hazırlıyormuş." "Sende bunu öğrenince onu sürgün ettin öyle mi?" "Evet öyle." Kral Pierce sinirlenmiş görünüyordu. Ateş kralı Rory devam etti. "Bak Ulrika ona her cezayı verebilirsin. Bir ceza hariç. Ölüm." "İyi de ben onu sürgün ettim. Öldürmedim ki." Hava kralı Abrecan söze girdi. "Biliyoruz Ulrika. Söylesene ejderderhalarla birlikte kaç gün hayatta kalabilir?" "Bakın. Ben onu ölüme göndermedim. Orada yaşaması için gönderdim. Yaşayamazsa bu onun suçu." "Hayır senin suçun! Eğer Ursula öldüyse kraliçelikten alınırsın!"diye bağırdı su kralı Delmar. Bu nasıl akıl edemezdim. Umarım o küçük cadı ölmemiştir. Tanrım bunu söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi. Kral Pierce tekrar konuşmaya başladı. "Yarın Ursula'nın yanına gideceğiz. Umarım onu canlı bulabiliriz. Yoksa işin bitti kraliçe Ulrika. Şimdi toz ol ve Ursula'nın hala canlı olması için dua et." Çok güzel birde elementler krallarından azar yedim. Ursula'yı ne kadar da seviyorlarmış. Neredeyse onu kraliçe yapacaklar. Hızlı adımlarla elementler ormanından çıktım ve şatoma gitmeye başladım. Bir an önce gidip sinirimi Alberto'dan çıkarmalıydım. *** URSULA Sabahtan beri Darcy beni azarlıyordu. "Sana mağaradan çıkmamanı söylemiştim Ursula!" Evet ona dün yaşadıklarımı anlatmak gibi bir hataya düşmüştüm. "Ama o ejderha bana hiçbir şey yapmadı. Sadece uzun uzun baktı ve sonrada uçup gitti." "Biliyor musun Ursula, o ejderha seni anında midesine indirebilirdi. " Nerden biliyorsun? Bence o ejderha beni sevdi. Beni korumaya çalışıyor sadece. Hem biliyor musun o ilk gün görünce korkup bayıldığım ejderhaydı." "Biliyorum Ursula." "Biliyor musun?" "Aa yok. Sadece tahmin ediyordum. Tamam konuyu kapatalım." Bir daha ben yokken mağaradan çıkma lütfen. "Söylesene Darcy dün neye sinirlendin? Beni çok korkuttun." "Şey.. Benim bir hastalığım var. Yani arada sinirleniyorum ve etrafımdakilere zarar vermemek için uzaklaşıyorum. Önemli birşey değil." "Bunu bana neden söylemedin?" "Söyledim işte." "Daha erken söyleyebilirdin. Böylece dün seni aramak için ormana gelmez ve hayatımı tehlikeye atmazdım." "Ne yani bu benim suçum mu?" "Evet. Yani kısmen. Neyse zaten o ejderhayı görmem iyi oldu. Onun koruyucu ejderham olduğunu düşünüyorum." "Saçmalık bu!" "Hayır değil! Hem o çok asil bir ejderha. Ayrıca çok güzel bir rengi var ve deriside harika!" İyice saçmalamıştım ama bu kavgada haklı taraf ben olmalıydım. "Ondan korkmadın mı Ursula?" "Hayır. Çünkü bana birşey yapmadı ve gözleri..." "Gözleri?" "Gözleri güvende olduğumu söylüyordu sanki." "Hayır söylemiyordu." "Lütfen sus ve gidip bize biraz et bul. Yoksa birbirimizi yemeye devam edeceğiz. Şimdi izin verirsen mağarada dinleneceğim. " dedim ve mağaraya girdim. *** DARCY Buna inanamıyorum. Ursula benden korkmamıştı. Acaba o büyüyü bozacak kişi olabilir miydi? Saçmalama Darcy. Sadece onu diğer ejderhadan kurtardığım için bana hayranlık duyuyordu o kadar. Eminim onu biraz korkutsam kaçar giderdi ve bu koruyucu ejderha saçmalığından vazgeçerdi. Planım hazırdı. Bu akşam mağaraya gitmeyecektim. O da beni merak edecek ve aramak için gelecekti. Bende onun gerçekten benden korkup korkmadığını öğrenebilirdim. Şimdiden sabırsızlanmıştım.                 *** URSULA Hava iyice karardı ve Darcy hala gelmedi. Açıkçası korkmaya başlıyordum. Acaba gidip ona bakmalı mıydım? Bence bakmalıydım. Belki yine o ejderhayı görürdüm. Yine mağaradan çıkıp ormana gittim. Çok sessizdi ve de karanlık. Bir uçurum kenarına geldiğimde aşağıya baktım ve onu gördüm. İşte oradaydı. Ne yapıyordu? Görmek için biraz daha eğileceğim sırada aşağıya bir dal parçası düşürdüm. Ejderha yukarı baktı ve beni görünce kükredi. Tanrım inanamıyorum! Ağzı kan içindeydi. Demek ki orada karnını doyuruyordu. Korkma Ursula. Sonuçta bu onların doğasında var. Ejderha kanatlarını kaldırdı ve aniden yükseldi. Ben de ayağa kalktım. Gerçekten devasa büyüklükteydi. Sonunda karşı karşıya geldiğimizde bana yaklaştı ve yüzüme doğru kükredi. Bu.. bu iğrençti. Yüzüm salya ve kanla kaplanmıştı. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Kendine gel Ursula!! O seni korudu. Birden içimden gelen ani cesaretle bağırmaya başladım. " Senden korkmuyorum! Çünkü benim koruyucu ejderhamsın! " Bunu söylememle daha çok sinirlenmiş gibi görünüyordu. Üzerime gelmeye başladı. Ben de geri geri gittim. Hayır ondan korkmamalıydım. Olduğum yerde durdum. Bu sefer daha yüksek sesle kükredi. "Senden korkmuyorum!! Boşuna uğraşma! " diye bağırdım tekrar. Tam o sırada iki ejderha geldi ve ona saldırdı. Bende çığlık çığlığa kalmıştım. Ne yapacağımı bilmiyordum. Bir ejderha ona saldırmaya devam ederken diğeri benim üzerime gelmeye başladı. Hemen etrafıma baktım. Yerde gördüğüm taşları ejderhaya atmaya başladım ama hiçbir işe yaramıyordu. Bende mağaraya gidip kesici aletler bulmaya karar verdim. Sonra hızla mağaraya koştum. Arkama baktığımda diğer ejderha da ona saldırmaya başlamıştı. Mağaraya ulaştığımda iki balta aldım ve oraya geri gittim. Fakat artık çok geçti. Ejderhalar onu yaralayıp gitmişlerdi. Hemen yanına koştum ve onu incelemeye başladım. Her yeri kan olmuştu. Çok ciddi yaraları yoktu. sırtı hariç. Sırtında derin bir yara oluşmuştu. Ona dokunmak için elimi uzattığımda hemen kalktı ve kanatlarını çırpmaya başladı. Sonra da gözden kayboldu. Ben de başıma daha fazla olay gelmeden mağaraya gittim ve uyumaya çalıştım. Anlaşılan Darcy bu gece gelmeyecekti. "Umarım başına bir şey gelmemiştir."dedim ve koruyucu ejderhamı düşünerek uyumaya başladım.
Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE