Mehmet'in ağzından çıkan kelime kalbimi delip geçmişti. "Daha fazla sınırları zorlama, Mehmet Bey. Şakam yoktur, bilesin." korkuyordum. Adamın beni öldürmesinden değil, Mehmet'in nasıl biri olduğunu bilmediğimden. Bunca zaman evli olduğum adam aslında kimdi? Ben bunca zaman kimi tanıyordum. "Elinde olan benim nasıl değerlimse, benim elimde olan da senin için o kadar paha biçilmez." ne vardı elinde? Ya da kim vardı? Ben onun için değerli mıydım gerçekten? Bütün bunlar rüya olsun istiyordum. Bu kötü rüyadan uyanmam gerekiyordu. Kalbimde ağır bir hüzün vardı. Rüyalarda acı bu kadar hissedilir miydi ki? "Konum at, Mehmet Bey. Silahsız olacaksınız. Hata olursa büyük hatalar olur. Eşinizi kaybetmek istemezsiniz diye düşünüyorum." adam karşıdan bir yanıt beklemeden telefonu kapattı. Adam

