ELİZ Boran'ın arkasından kıkırdadım. Kahveyi demlenmeye bırakırken yavaş bir şekilde arkasından ilerledim. Onu odanın kapısında bulduğumda görüşüme ilk giren sıkı kalçaları oldu. Erkekler kadın kalçalarına takıktı. İzlemekten ve abazaca hayal kurmaktan zevk alırlardı. Ama bence bundan daha iyisi, kaliteli ve üzerine tam oturan bir kumaş pantolonunun sardığı sıkı erkek kalçasıydı. “Eee,” dedi bakışlarını bana çevirip. Bir an öylece yüzünü seyre daldım. Ardından elini saçlarına geçirip dağıttı. Onu izlemek gerçekten hoştu. Saçının şu anki haliyle, bir sevişmenin ortasında durmak zorunda kalmış gibi görünmesine sebep oluyordu. “Şey,” dedim yarım bir gülüşle. “Fazla dağılmış görünüyordun. Aklın başına gelsin diye şaka yapmak istemiştim.” Şu an aklı dağılan ben olduğumdan onu arkada bı

