GERÇEKLER

1324 Kelimeler

Hemşire gittikten sonra Yusuf beni yanına oturtup, alçıda olmayan kolundaki eliyle gözyaşlarımı silip, alnıma öpücük bıraktı. ‘’Ağlama, kurban olayım.’’ Benim onu kaybetmekten korktuğum için böyle olduğumu zannediyordu. Halbuki ben onun boşanmamıza rağmen o kazada yüzüğünü takmasına ağlıyordum. Gece ağrı kesicilerin etkisiyle uyudu. Bir sandalye çekip, yanına oturdum ve sabaha kadar başında bekledim. Sabaha karşı içim geçmiş. Yüzümde bir gıdıklanmayla uyandım. Yusuf’un eli okşuyordu yüzümü. ‘’Günaydın karım. Niye refakatçi yatağında uyumadın?’’ ‘’İçim geçmiş, burada oturuyordum.’’ ‘’Başımda nöbet mi bekledin sabaha kadar?’’ ‘’Evet. Bir ihtiyacın var mı?’’ ‘’Hemşire düğmesine bastım, gelecekler şimdi. Senden rica etsem bana su böreği alır mısın? Çok canım çekti yoksa senden istemezdi

Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE