GEÇMİŞE DÖNÜŞ SALİHANIN AĞZINDAN
"YA SEMİH SENİ İSTEMİYORUM DİYORUM ANLAMIYOR MUSUN ?" diye bağırdım ve üzerine yürüdüm.
"Sen benim en yakın arkadaşımın sevgilisi değil misin Hande seni bu kadar severken sen nasıl benim yanıma gelip benden hoşlandığını söyleyebiliyorsun."
"Tek sıkıntı arkadaşın ile sevgili olmam mı anlamıyor musun ben onu sevmiyorum ve senden çok fazla hoşlanıyorum. Bunu daha fazla nasıl belli ederim bilmiyorum." diyip bana yaklaşmaya başladı. Bir eliyle kolumu tutarken diğer eliyle yanağımı okşamaya başladı.
"Eğer sorun onunla sevgili olmamsa hemen ayrılırım yeter ki sen iste" demesi üzerine onu üzerimden itip
"SAKIN BİR DAHA BANA DOKUNMAYA ÇALIŞMA !!!!" diye bağırdım ve "Sence sorun sadece Hande mi ben seni sevmiyorum hiçbir zaman da sevmeyeceğim. Ayrıca senin nasıl bir karaktersiz olduğunu gördüm bu saatten sonra seninle beraber olabileceğimi düşünüyor musun ?" diyip kapıyı çarpıp odadan çıktım.
Hemen peşimden Semih kolumdan tutup kendini duvara yaslayıp beni de üzerine çekmesiyle dudaklarımın üzerinde bir baskı hissettim. Ne yaptığını idrak edemeden beni üzerinden ittirip suratıma tokat attı "NE YAPTIĞINI SANIYORSUN SEN BENİM SEVGİLİMİN EN YAKIN ARKADAŞI DEĞİL MİSİN ?" diye bağırıp odasına gitmeye başladı.
Yaptığı şeyin farkına varınca peşinden odaya doğru gittim.
"Sen az önce ne yaptığının farkında mısın hem beni üzerine çekip öptün hemen ardından beni itip tokat attın ve bunların hepsini kendin yapmamış gibi yalan yanlış bağırmaya başladın." demem üzerine kahkaha atmaya başladı.
"NE GÜLÜYORSUN RUH HASTASI MISIN OĞLUM SEN KENDİNE GEL" dememle kahkahaları arasında
"Çok güzel oynadım dimi sende sazan gibi bu yaptıklarımın üzerine peşimden odaya geldin."
Söylediklerinden hiçbir şey anlamamış bir şekilde suratına boş boş bakıyordum.
"Ya kızım sen gerçekten saf mısın yoksa saf ayağına mı yatıyorsun" dedi.
"Ne saçmalıyorsun ne oyunundan bahsediyorsun bilmiyorum ama her şeyi Handeye anlatmaya gidiyorum" diyip tam odadan çıkmak üzereyken
"Ahh Saliha ben seni gerçekten akıllı zannederdim hayır senin neyine tutulduysam hiç anlamıyorum. Her neyse yerinde olsam Handeyle konuşmayı bırak o kapıdan dışarı bir adım bile atmam." dedi
"Saçmalamayı bırak ayrıca Handeye söylememem için bir sebep mi var niye anlatmayayım"
"Yok sen gerçekten safsın dur o zaman sana şöyle anlatayım sen Handeye gidip yaşananları anlatırsan bende gider anlatırım."
"Sen ne anlatabilirsin ki yaptıklarını anlatacak yüzün mü var ?"
"Ah Saliha niye öyle diyorsun ki kalbimi kırıyorsun. Her neyse dur ben sana yaşanan olayları ve Handeye gidersen neler yapacağımı anlatayım. Sen benimle Handeyle alakalı bir konuyu konuşmak için buluşmak istediğini söyledin bende konu hande olduğu için seninle arkadaşımın mekanında konuşmak istedim. Sen gelip bana aşık olduğunu falan söyledin bende saçmaladığını vesaire söyledim bunun üzerine sen beni duvara yaslayıp dudağıma yapıştın ben seni itip tokat attım ve yaptıklarının yanlış olduğunu söyledim hatta bağırdım ve arkadaşımın odasına gittim. Sende sapık gibi arkamdan odaya girdin. Şimdi diyeceksin ki Hande sana niye inansın hemen anlatıyorum onun sevgilisiyim ve bana sırılsıklam aşık he bunlar yeterli mi bence yeterli ama bunu desteklemek için elimde video ve fotoğraflar var. Şimdi otur bir düşün bakalım Hande bu durumda ne yapar ben sana söyleyeyim benim yanımda durur ve bu yaptıklarını sana misliyle ödetir." dedi.
Onun söylediği her cümleden sonra biraz daha dibe battığımı hissettim. İşin kötü kısmı söylediği gibi elinde fotoğraf ve video kaydı varsa ne yapacağım masum olduğumu nasıl ispat edeceğim. Ya söylediği gibi Hande bana inanmazsa o zaman ne yapacağım diye kendi kendime düşünürken
"Saliha bu kadar düşünecek ne var merak ediyorum söylediklerimi düşündüysen ne istediğimi sormayacak mısın ?" diye sordu.
"Ne istiyorsun ruh hastası herif."
"Öncelikle benimle düzgün konuşmanı ve benimle rüya gibi bir gün geçirmeni istiyorum ne istersem yapacaksın. Eğer ki o günden sonra hala benimle beraber olmak istemezsen o zaman görüntülerin tamamını silip Hande ile olan ilişkimi de bitireceğim. İyi düşün ve mantıklı bir karar ver senden yalnızca bir gün istiyorum ama o gün içerisinde ne istersem yapacağım ve sen de buna müsaade edeceksin." diyip pis pis sırıtmaya başladı.
Söylediği şeyleri dinledim ve en son yaptığı pis imanın üzerine suratına okkalı bir tokat attım.
"BANA BAK PİSLİK HERİF NE YAPMAK İSTİYORSAN YAP UMURUMDA BİLE DEĞİLSİN GİDİP HER ŞEYİ HANDEYE ANLATACAĞIM." diyip odadan çıktım.
Restorandan çıkar çıkmaz Handeyi aradım ve konuşmak istediğimi nerde olduğunu sordum. Yaklaşık 30 dakikalık araba yolculuğundan sonra Hande'nin evine vardım. Kapının önüne kadar gittim. Zili çalacak cesareti toparlayana kadar kapıda bir süre bekledim. En sonunda zile bastım kapı açılır açılmaz karşımda ağlayan bir Hande buldum ve suratıma çok sert bir tokat attı.
"YA SEN NASIL BİRİSİN BEN SANA ARKADAŞIM DOSTUM DEDİM SEN NASIL BENİM SEVGİLİMİ ÖPEBİLİYORSUN ETRAFINDA BAŞKA BİRİ Mİ KALMADI ?" diye bir yandan ağlayıp bir yandan bağırmaya devam ediyordu.
"Hande dinle beni lüt-" cümleme devam etmeme müsaade etmeden
"Ya her şeyi geçtim bunu bana nasıl yapabildin ne oldu neyi dikkatini çekti he parası mı vücudu mu ne konuşsana dünyada başka bir insan kalmamış gibi nasıl bana ihanet edip sevgilime sulanıp onu öpebiliyorsun." dedi
Her cümlesinde beni itti bana bu şekilde zarar verdiğini yada sadece kendi içini boşaltmak için yaptı bilmiyorum ama ben onun vuruşlarıyla değil konuştuğu kelimeler ve beni dinlemeden kendi kafasında yargılayıp itam etmesiyle yerle bir ettiğinin farkında değildi.
"Sen beni dinlemeden nasıl böyle konuşabiliyorsun hiç mi aklına gelmiyor Saliha bana bunu yapmaz diye düşünemiyor musun ?"
"Ben senin neyini dinleyeceğim he ortada video var fotoğraflar var ben bunların tamamını kafamda uydurmuşum gibi konuşup durma. Senin suratını görmek istemiyorum. Bir daha ne benim ne de sevgilimin karşısına çıkma." diyip kapıyı suratıma kapattı.
Ne zaman aktığını bilmediğim gözyaşımı silip arabayla evime doğru yola çıktım. Yoldayken kardeşim Elif'i arayıp kötü olduğumu söyledim. Eve gider gitmez küveti hazırlamaya başladım rahatlamam lazımdı. Ne kadar sıcak suyun içerisinde kaldım bilmiyorum zilin çalmasıyla üzerime bornozu alıp kapıyı açmaya gittim. Beklediğim gibi Elif geldi onu gördüğüm gibi ağlayıp sımsıkı sarılmaya başladım.
"Abla ne oluyor iyi misin ?" diye sormaya başladı.
"Çok kötü şeyler oldu gel içeri geçelim sana her şeyi anlatacağım." dedim.
İçeri geçip yaşanan olayları en ince ayrıntısına kadar anlattım. Elif donuk bir şekilde bana bakmaya başladı en sonunda kendine gelip
"Abla sen Handeye böyle bir şey yapmadın değil mi ?" diye sordu.
"ELİF SEN NE DEDİĞİN FARKINDA MISIN ?" diye bağırdım.
"Ya abla ne bağırıyorsun alt tarafı bir soru sordum."
"Sorduğun sorunun farkında mısın sen beni tanımıyor musun ben öyle bir insan mıyım ?"
"Tamam abla özür dilerim gerçekten öyle bir şey demek istemedim affet beni." dedi.
"Tamam her neyse şimdi ne yapacağım bana bir akıl ver."
"Ben bilmiyorum gittiğin yer onun arkadaşının yeri kamera kayıtlarını istesen hayatta vermez. Diğer taraftan anlattığına bakılırsa bütün her şey onun lehine ne yapabileceğimizi bilmiyorum."
Bir süre olduğumuz yerde durduk ve düşündük. En sonunda Elif konuşmaya başladı.
"Abla hadi bak kulüp sezonu bitti ama milli maç sezonu başlıyor orda her birlikteyiz Hande ile ne yapacaksın. Eğer olayları kendi bildiği şekilde insanlara da anlatmaya başlarsa bütün takım sana karşı cephe alır bunun farkındasın değil mi ?" diye sordu.
"Bilmiyorum Elif artık düşünemiyorum sen bile anlattıktan sonra ilk başta benden şüphe ettin diğerleri bana inanır mı emin değilim." dememle üzgün üzgün suratıma baktı.
"Ya abla gerçekten öyle değil ben özür dilerim." diye konuşmaya başladı.
"Tamam Elif izin ver ben biraz uzanayım. Zaten dediğin gibi milli maç sezonu da başlıyor ne yapacağımı düşünmem lazım." dedim.
Ve odama gidip uyumaya çalıştım evet sadece çalıştım çünkü düşünmekten uyuyamadım. 3 gün sonra antrenmanlar başlayacak ben ne yapacaktım diye düşüne düşüne en sonunda kendimi uykunu huzurlu kollarına bıraktım.
3 GÜN SONRA ANTRENMANLARDA
Saliha Elif ile beraber milli maçlar için ilk antrenmanlarına hazırlık için soyunma odasına gittiler. Soyunma odasında yalnızca Hande vardı Elif ve Saliha'yı görür görmez "Sen bütün bu olanlara rağmen nasıl onun yanında durabiliyorsun ?" diye Elife soru sordu.
"Ablam yanlış herhangi bir şey yapmadı asıl sen onu dinlemeden nasıl yargılayabiliyorsun. Onun böyle bir şey yapmayacağını bilmiyor musun ?"
"Bende yapmaz sanıyordum ilk başta düşündüm acaba yanlış mı yaptım diye gittim o gün restoranda olan müşterileri aradım nerdeyse hepsiyle görüştüm. Çoğu olayı görmediklerini söyledi gören kişiler de olayı Semihin bana anlattığı şekilde anlattılar ablan olduğu için inanması zor geliyor olabilir benim için de zordu ama kabullendim." dedi ve Saliha'ya döndü
"Sana gelecek olursak bir daha benim karşıma çıkma demiştim bundan sonra olacaklardan ben sorumlu değilim." diyip çıkarken Elif onun kolundan tuttu.
"Sen ne saçmalıyorsun oradaki insanlar ile görüştün mü ?" diye sordu.
"Evet gittim sordum inanmıyorsan seninle de görüştüreyim abla dediğin insanın bu kadar alçak olması kolay değil."
Hande'nin söylediklerinden sonra Elif büyük bir hayal kırıklığı ile ablasına döndü.
"Abla bana bak söyledikleri doğru değil dimi doğruyu söyle ben böyle bir insan değilim de."
"Elif saçmalama ben senin ablan değil miyim böyle bir şey yapmayacağımı bilmiyor musun ?"
"Kanıtlarım var diyor oradaki insanlar da onu onaylamış buna ne diyeceksin."
"B-Ben bilmiyorum para vermiştir bir şey yapmıştır ben onun anlattığı gibi biri değilim." diye kendini kanıtlamaya çalıştı.
"Senden çok utanıyorum senin gibi bir ablam olduğu için kendimden de nefret ediyorum. Bundan sonra benim senin gibi bir ablam yok" diyip soyunma odasından dışarı çıktı.
Saliha onun söylediklerinden sonra kendini yere bıraktı ve ağlamaya başladı. Bir yandan da "Ben öyle bir şey yapmadım." diye söyleniyordu. O sırada hala orada olan Hande
"Baksana sırf kendine hakim olamadığın için hem benim gibi bir dostunu hem de kardeşini kaybettin. Eğer milli takımdan ayrılmazsan yaptığın her şeyi insanlara anlatmaya başlarım kimsenin yüzüne bakamaz hale gelirsin. DUYDUN MU BENİ ?" diye bağırdı en sonunda.
"Hande bak yemin ederim ben böyle bir şey yapmadım Semih'in anlattığı her şey yalan lütfen bana inan"
"Ben senin neyine inanacağım he o kadar insan yaptığını söylüyor video ve fotoğraf kayıtları var bütün bunlara rağmen sana nasıl inanayım. Her neyse dediklerimi yapıp milli takımdan ayrılıyorsun hatta milli takımdan sonra seni kulüpte de görmek istemiyorum. Brezilyada seni isteyen bir kulüp vardı 'Esporte Clube Pinheiros' kulübe gideceksin ve seni bir daha görmeyeceğim." diyip arkasına döndü.
"Hande ben öyle bir şey yapamam benim bütün ailem arkadaşlarım bütün düzenim burada kurulu ben nasıl gideceğim ?"
"Beni ilgilendirmiyor bütün bunları yapmadan önce düşünecektin." diyip odadan çıktı.
Saliha odada tek başına kalınca bir yandan ağlayıp bir yandan düşünüyordu. Yaklaşık 15 dakika boyunca yerde oturup düşündü ve bunu yapamayacağına karar verdi. Hemen üzerine değiştirip antrenman için salona gitti. Hande onu gördüğü gibi yanına gitti.
"Demek ki kalmaya karar verdin bu saatten sonra yapacağım her şeyin sorumlusu sensin." dedi.
"Ne olur yapma Hande ben sana hiçbir şey yapmadım."
"Ben söyleyeceklerimi söyledim bundan sonra hiçbir şey umurumda değil." diyip Saliha'nın yanından ayrıldı.
Birkaç gün içinde Hande olan biten her şeyi bütün takıma anlattığı için herkes bana karşı cephe aldı kardeşim de bunların içine dahildi.