29- Asker mi? Hain mi?

1406 Kelimeler

AYAZ Kanım dondu. Gözlerim kağıttan, kırık cama, oradan da korkudan bembeyaz kesilmiş Melek’in yüzüne kaydı. Onlar biliyordu. Kim olduklarından emin değildim, ama Melek’in rüyasından, varlığından haberdardılar. Ve onu istiyorlardı ya da bu işin içinde başka boklar vardı. “Ne yazıyor?” diye sordu Melek, yatağın kenarına oturmuş yorganı sıkı sıkı kavramıştı. “Hiç,” diye yalan söyledim, sesim mümkün olduğunca sakindi. Kağıdı avucumun içinde buruşturup cebime attım. Onu daha fazla korkutmanın bir anlamı yoktu. Hain ve dost kelimeleri aklını bulandırırdı. “Sadece bir şaka. Mahalledeki çocuklardan biri olmalı.” Ama ifademdeki gerginliği görmüştü. İnandığına benzemiyordu. “Ayaz, bana doğruyu söyle. Lütfen. O taş buraya kazara fırlamadı, değil mi?” Derin bir nefes aldım. Ona bakarken, içimdek

Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE