Çiçek'ten
Karanlık insanda korkuyu çağrıştırırdı göremediğimiz her şeyden korkardık.İnsanlar bir çok şeyden korkardı.En çok korktuğum anneme birşey olur düşüncesiydi.
Ben en çok Allah'a sığınır ondan medet umardım. Karanlığa alışan gözlerim duvarın yıkılmış yerinde açılan ufacık delikten ciğerime hava çektim. Ezberlediğim bu karanlık odada zeminin toprak olmasına seviniyordum. Aldığım teyemmüm abdesti ile namazımı kılarak Allah'tan başka gidecek yerimin olmadığını hep bilir öyle davranırdım. Annem için kendim için duâ ederken dayım ve yengem için bile duâ ediyordum. Kalplerinde oluşan katran karasını, gözlerinde büyüttükleri dünya mâl mülk telaşından kurtulsunlar kalplerine sevgi, ferahlık, merhamet versin diye duâ ederken kendimce onlar için üzülüyordum.
yeniden nefessiz kalan ciğerlerim beni öksüreğe boğarken hava gelen yere yüzümü biraz daha yaklaştırdım. Gözlerimin artık uykusuzluğa dayanacak dermanı kalmamıştı. Ama uyursam etrafta sesini duyduğum farelerin hedefi olmaktan korkuyordum.
***
Sabahın olduğunu ikiye ayrılan duvarın sızdırdığı ışıktan anlarken aklım annemin ne yaptığıyla meşguldü. Annem beni merak etmiştir hasta olması yetmezmiş gibi bir de bunu reva gören yengem ve dayıma kızmak bile az geliyordu. Ağrısı çoğalmışmıdır ben ona Zeynep teyzenin tarif ettiği gibi bitki çayları ağrı kesici bir sürü bitki kaynatıyordum. Ağrıdan uyuyamıyordu.
" Allah'ım yardım et.İsyan eden kullarından değil sabır eden kullarından eyle."
Sessizce ettiğim duanın yenisini eklerken bir yandan da nefesimi kontrol etmeye çalışıyordum. Kesik kesik aldığım nefes artık bana yetmiyor elimi boğazımdan çekemiyordum. El yordamıyla eskimiş eşyalardan tutunarak kapıya varıp son kalan gücümle vurdum.
" YENGEEE!!! aç kapıyı annemi görmem lazım lütfen!!! "
Sesimi kimsenin duyduğunu sanmıyordum son nefesimi boşa harcadığımdan emindim. Son gücümle yeniden eskimiş tahta kapıya vurdum. İkinci kez vuracakken tahta kapının açılmasıyla güneşin parlak ışığı gözlerime çarpmış elimle kaptmıştım. Kolumda hissettiğim elle ileriye doğru çekilmem gözlerimden akan yaşla ışık birleşmiş acıyan gözlerimi açamamıştım.
" Gel kız şöyle Gaffar ağa seni görmeye gelecek."
Yengemin sesi kulağıma gelirken gözlerimin açmaya çalışırken elimin temiz olduğunu düşündüğüm tarafıyla ovdum.
" İstemiyorum yenge." Dedim kısık çıkan sesimle
" Kız hâlâ akıllanmadın mı sen? Vallahi senin aklın kıt."
Kolumu elinden kurtarıp hızlı adımla annemin yanına koştum. Vardığım odanın kapıdını aceleyle açıp içeriye girerek kapıyı kapatıp kilitledim.
" Kızım, Çiçeğim."
Annemin telaşlı sesiyle arkamı dönüp yanına koştum. Boynuna kollarımı dolarken beni ne kadar merak ettiği sesindeki endişeden anlaşılıyordu.
" Ah! Güzel kızım neler ettiler sana? Koruyamıyorum artık seni. Benim gül kokulum, Çiçek kızım."
Elleri sırtımda sanki içine sokmak ister gibi bastirmış dilinden özlem ve korkuyla karışık sevgisi ciğerime kadar işliyordu.
" Korkma dayem buradayım bak! "
" KIIIIZZZ! Çiçek neredesin çabuk çık oradan dayın bekliyor vallahi ayıp olacak Gaffar ağaya.Dayın bu sefer kemiklerini kırıp köpeklere atar demedi deme bak! "
Yengemin sesiyle annemden uzaklaşıp göz göze geldim.
" Annem...! " Dedim ağlayarak.
Annem ellerini yanaklarıma getirip okşadı " Haberim vardır her birşeyden Çiçek kızım sen kalbini ferah tut Allah büyük mazlumun yanındadır hep! "
" AÇ LAN ŞU KAPIYI...! "
Dayımın gür sesi kapının arkasında duyulunca korkuyla irkildim.
" Ölürümde atmam o imzayı abiii kızımı kimseye veremezsin."
Annemin yorgun çıkan sesini duyan dayım hidetle kapıya vurup tekrar bağırdı.
" EŞŞEK GİBİ İMZALAYACAKSIN...! Haaa imzalamzsan da imam nikahıyla veririm. Öyle de böyle de bu evlilik olacak o kıt aklınıza bunu sokun. Yetti lan tarlada bahçede çalışıp size baktığım yetti gayrı."
Kapıya vurduğu tekmeyle kapı hızla açılırken dayım iki adımda yanıma gelip kolumdan tuttu. Sert tokatını yüzümde hissedip öne doğru dizimin üstüne düşerken yanağımda hissettiğim keskin acı bu seferde karnıma yediğim tekmeyle görüşüm bulanıklaşmıştı annemin acı dolu feryadı geliyordu kulağıma.
" Yapma! Vurma..! Kurbanın olayım yakma canını. O daha küçük koca adamla nasıl evlensin abi yakma kızımı etme Allah'ın dan kotk etme zûlüm."
" AKŞAMA KADAR MÜHLET VERİN KARARINIZI. YA İMAM NİKAHIYLA GİDER YADA KERİMOĞLU SOYADINI ALIR ÖYLE GİDER. RAHAT EDER. "
Yerde karnımı tutarak oturdum. Annem içli içli göz yaşı döküyordu. Dayım arkasını dönmüş gidecekken hızla bana dönmesi irkilmemi sağlarken dişleri sıkarak konuştu.
" Hem belki ananı doktora götürür kurtulur anan bir düşün. Şimdi toparlan Gaffar ağa gelecek."
Söyledikleriyle hızla anneme dönüp baktım yaşla dolmuş gözleri solmuş yüzü, zayıflıktan sayılan kemikleriyle gözlerimden damlalar arka arkaya akarken dudağımın arasından istemsiz bir hıçkırma sesi çıkmıştı. Yeniden kafamı kaldırıp anneme baktım düşündüğüm şeyi anlamış gibi ağlayarak kafasını iki yana salladı.
Hızla yerimden kalkarak koşup anneme sarıldım.