MEDCEZİR

“Ah!” eteğimin altından başını uzatıyor ve sırıtıyor. Biz ne ara bu hale geldik? Hayır ne ara kadınlığım ağzına girdi? Ben ne ara daha laf ağzımdan çıkıp- of ölüyorum. Bu adamın ağzının maharetlerini unutmuşum. Dili harekete geçince sesi nefes veriyorum. Orgazmım yakın ve ben bir yandan daha fazlasını istiyorum bir yandan da bitmesin istiyorum. Olay tam olarak şöyle oldu. Ben lafımı soktuktan sonra tüm asaletimle mekanı terk ettim. Ardımdan geldiğini şirketin içine girip de ses azalınca anladım. Umursamadım ve yoluma devam ettim. Elini belime koyup kalantor kişilerden birinin odası olduğunu tahmin ettiğim bir odaya soktu beni. Kapıyı kapattığında sesler iyice uzaklaşmıştı. Sırtım kapıya yaslandığında “ne oluyor” diye soracak oldum ama kelimeler dilime takılıyordu. Aramıza incecik bir mesafe bıraktı ve nefeslerimiz karışana kadar yüzünü yaklaştırdı. Alkol kokuyordu ama umurumda bile değildi. “Bana on beş dakika ver,” dedi. Ne verecektim? “Sebep?” Diyerek diklendim. Daha da yaklaştı dudaklarımız. Serseri gözlerini hiç ayırmadan beni hipnotize ediyordu. “On beş dakikanın ne kadar uzun olduğunu göstermek istiyorum,” dedi sonra. Titredim. “Neden böyle bir şey-“ yapayım ki, diyecek oldum ama o tüm cüretkârlığını kullanarak dilini göğüs çatalıma dokundurdu. Sesim artık yoktu. Nefesim derinleşti ve gözlerim zevkle kapandı. Sanırım yeterince cevap vermiştim ki daha fazla konuşmadı. Dili ıslak imzasını bırakarak yukarı çeneme kadar çıktı. Tüm sesler kapandı ve ben spot ışıkları altında bir gösteri sergiliyormuş gibi hissettim. Başrolün ben olduğum bir sahne gösterisi. Tekrar belimi kavrıyor ve asılıyor. Bedenlerimiz çarpışıyor. Utanmaz dudakları göğüs dekoltemde gezinmeye başlıyor ve ben yaşayabileceklerimin bilincinde beklentiyle bedenimi bastırıyorum. Bu adam her şey olabilir ama konu seksse şehvetin ta kendisidir.