Nisan uzun zaman sonra ne evde uyuyordu nede hastanede çalışıyordu. Dışarı çıkmış geziniyordu. Çalışmaktan laçka olan beyni normal insan aktivitesi yapınca bir şaşırmıştı. Telefonu elinde bir yerler arıyordu. Navigasyon onu devamlı yanlış sokaklara atınca köşedeki simitçiye sormaya karar verdi. “Abi kolay gelsin, ben PastaLand Pasta’yı arıyordum” dedi Nisan dükkânın isminin saçmalığına takılı kalarak. Burayı tavsiye eden kızı neden dinlemişti bilmiyordu bile. Simitçi gideceği yönü göstererek ilk sağdan girmesini söyledi. Nisan adamın dediği sokaktan inip ilk sağdan girdi. Sokağın sonunda pembe renk tasarımıyla Hansel ve Gratel’deki cadının evini andıran tatlılıkta aradığı yer duruyordu. Mavi renk tabelasından kocaman ışıklı harflerle PastaLand yazıyordu. Burası oldukça meşhur tasarım pas

