Hicran sırt çantasını takmış dış kapının eşiğinin yanındaki mermere oturmuş Levent’in onu almaya gelmesini bekliyordu. Ve onun zoruyla çiftlik evine gideceklerdi. Çiftlik evi halası Halide’ye aitti ve Sakarya’daydı. Hicran kendisinin orada olması gerektiğini düşünmüyordu. Ancak Levent Sena’nın doğum gününde orada olmaları gerektiğine inanıyordu. Halası Sena’nın doğum günü için bir kutlama yapacaktı. Saçma bir şekilde Hicran ve Sena aynı ayda doğmuşlardı. Sadece bir gün kalacak olsa da hiç mutlu değildi. Levent geldikten sonra daha da kötü bir şey öğrenecekti ki Sena’da onlarla birlikte Sakarya yolculuğuna dâhildi. Seçil Hanım’ın evinden içeri girince Sena’nın o sinir bozucu parfümünün kokusunu duydu. Bu bile tüylerini diken diken etmeye yetmişti. İçinden sakin olmalıyım der gibi sayıklay

