0.1 Başlangıç

1055 Kelimeler
Yıl 3050 "Günaydın!! Bugün on sekiz kişi daha taburcu olacaklar, son işlemleri yapıldıktan sonra çipi aktif edelim. Hata olmasın, yeni gençlerimizi ışık dolu geleceklerine armağan edelim!" Kahta, masaya dosyaları bırakırken keyfi oldukça yerindeydi. On sekiz yılın sonunda bir çok genç özgürlüğe adım atmıştı, her gün taburcu edilen gençler artıyordu ve oldukça mutluydu. Baştan sona yazdıkları hayatlarının geri kalanını yazmak için sıra onlara geçmişti. Yıl 3050. Yıllar öncesinde gelecek tahminleri yapılmış, hiçbirinin tahmin ettiği şey doğru çıkmamıştı. Mayaların takvimi sona erdiğinde kıyametin kopacağını düşünenler gibi, bir hayal kırıklığı olmuştu. Tarih ilerledikçe gerileme olacak birçok olaya tanıklık etti yakın tarih. Heyecanla yapılan robotların sonu gelmişti, eskisi gibi insan gücüne dayatılmış, teknolojiye uzak ve daha mutlu bir dünyaya ön ayak olunmuştu. Teknolojisiz bir hayat nasıl mutlu olunur ki diye düşünenler elbet olacaktır, yapay zekanın ürünleri 3. Dünya Savaş'ını tetiklediğinde.. teknolojinin iyi olmadığını ağır kayıplarla anlatılmıştı. Milyonlarca insan öldü. Hiç uğruna aileler yok oldu. Son bulmuştu neyseki. Seneler sonra sona erdiğinde Türkler tamamen hakimiyet kurmuştu. Hayaldi bir zamanlar, gerçek olduğunda onlarca insanın yüreğinde ateş vardı. Yaralar sarıldı, Osmanlı'nın sahip olduğu toprak bütünlüğü sağlandı, daha fazlasına sahip olundu. Türkiye Cumhuriyeti, artık Büyük Türkiye diye anılıyordu. Zamanın ötesinde bir hayat vardı. Sonra.. Sonra bir çocuk hata yaptı. Zamanın ötesinden çözüm üretildi.. üstü kapanan yapay zeka kendini tekrardan öne attı ve çok korkunç bir gelişme yaşandı. Yapılan bir araştırmaya göre çocuk ve bebeklerin olmadığı dünya daha güçlü olabileceğini, yaşanılan tek kötü olayın gelecek için bir tehdit olduğu gerçeği ile yüzleşilmişti. Çok uzun süre tartışıldı. Mecliste, sokakta, evde, kafelerde, spor salonlarında.. aklınıza gelebilecek her yerde tartışıldı. Ve sonunda tehlikeyi ortadan kaldırmak isteyenlerin sözü geçti ve çocuk devri kapandı. Kulağa korkunç geliyordu başta. Çocuklar, bebekler olmadan bir hayat. Olgun insanlardan oluşan, hayatlarına belli amaç doğrultusunda devam eden, kötülükten uzak bir hayat.. teknolojinin son parçası. Bebekler doğar doğmaz hükümet tarafından yapılan kapsüllere alınıp on sekiz yıl boyunca başkaları tarafından yazılan hayatlarda yaşayacaklardı, her gün okula gittiklerini, öğrendiklerini, arkadaş edindiklerini hatta mesleklerine ilk adımlarını.. hepsi planlanan Büyük Türkiye için yapılmıştı. Ne eksikse o yönde bebek yetiştirildi, stajlarına kadar kapsülde işlem gören çocuklar on sekiz yaşına geldiklerinde aktif edilen çipler sayesinde uyandırılıp gerçek ailesine teslim edilmekteydi. Uyanan çocuklar hayatlarına kaldıkları yerden devam ederken, her şey gizli tutuluyordu. Saklanan gerçekler gün yüzüne çıkmasın diye sır niteliğinde saklanırken sadece biri vardı ki.. o çocuklardan biri olmasına rağmen düzeni tamamen biliyordu. Onun yaşadığı hayatta gerçekler yazılmıştı. Kapsülleri dolaşan Kahta, sarı saçlı kızın başında bekleyen Efru'yu görünce ona yönelmişti. "Günaydın Efru." "Aa, günaydın Kahta." "Nasılsın?" "İyiyim, sen?" Genç kızın güzelliği kapsülün dışına etki ediyordu, yüzündeki masum tebessüm hep oradaydı. Saatler sonra yeni dünyasına uyanacak ve yaşamına devam edecekti. "İyiyim. Akkız'dan ayrılacağın için mutsuz olma.. senelerdir gözlerini ayırmadın.. çok güzel bir hayat onu bekliyor." Efru gülümsedi. "Öyle.. çok mutlu olacak," dedi Kahta'ya bakıp. "Çipleri hazır. Birazdan yetkililer yerleştirilecek.. umarım çok mutlu olur." Söyledikleri kinayeyi anımsatırken Kahta umursamazca yoluna devam etmişti, Efru'yu uzun süredir tanıyordu. Tuhaf biri olduğunu kabulleneli çok olmuştu doğrusu, iş yerini sevmediğine emindi, hatta.. burada olmak için sebepleri varmış gibiydi. Kimseyle anlaşamaz, en ufak sorunda kavgaya tutuşurdu. Sinirliydi. İlginç şekilde herkese karşıydı siniri. "Elif! Halledildi mi?" Elif, Kahta'ya gülümsemişti. "Son kez detay kontrolü yapılıp nakil işlemi tamamlanacak. Çok heyecanlı! Hayata kavuşacaklar!" Bazıları en azından.. uzun bekleyiş sona ermek üzereydi. "Ee," dedi Kahta. "Akkız Kaya'nın çipi kontrol edildi mi?" "Evet efendim, nakil yapılacak birazdan." "Her hangi bir sorun var mı?" "Hayır.. planlanan hayatına kavuşacak." "Peki," dedi Kahta. Efru'nun Akkız'a olan tavırları başından beri ilgisini çekmişti. Ona karşı sevgiyle yaklaşmıyordu aksine dili söylemese bile bakışları hep korkutucuydu. "Elif," dedi tekrardan. "Siz tekrardan kontrol edin, olur mu?" "Tabi ki.." Kahta odasına ilerledi, bugün için ayrı heyecan barındırıyordu içinde. On sekiz aile kavuşacaktı, on sekiz çocuk serbest kalacaktı ve ilk kez doyasıya nefes alacaktı. Tık tık tık. Odasına gireli beş dakika olmadan çalmıştı. "Gir!" "Eee Kahta hocam," dedi yutkunarak. "Çok kötü bir şey oldu." "Ne oldu?" Sorusu üzerine Elif'in gözleri dolmuştu. "Nakil sırasında.. çipler değiştirilmiş. Akkız.. Akkız'ın hayatı planlandığı gibi değil artık. Hükümet fark ederse.. hepimiz biteriz!" "Kim yaptı?" Kahta merakla sormuştu. Kimin gözü bu kadar kararmıştı? Neden Akkız? Günahsız bir çocuktu her şeyden önce. "Efru. Efru çıldırmış gibiydi." Derin bir nefes alıp odadan ayrılmıştı Kahta. ▪︎▪︎▪︎ "Neden," diye sordu Kahta. Yanına gittiğinde Efru'nun Akkız'a olan nefret dolu bakışlarıyla karşılaşmıştı. İç güdüsel olarak hissettiklerinin bile ötesinde bir nefret barındırıyordu içinde. Gözlerindeki karanlık bakış, intikam ateşiyle kavrulmuş gibiydi. "Neden diyorum!" "Çünkü o kız.. benim eski nişanlımın kızıydı." Derin bir nefes aldı. "Biz evlenecektik.. anlıyor musun Kahta! O kız benim çocuğum olacaktı.. sonra ne mi oldu! Aldatıldım." Sesi kısılmıştı. "Ömrümü adadığım adam beni aldattı. Mutlu olsun istemedim. Ona bana yaşattıklarının bedelini ödetmek istedim!" "Akkız'ın suçu yoktu!" "Vardı," dedi öfkeyle Efru. "Babasının kızı olmaktı suçu! Bedelini artık herkes ödeyecek! Duydun mu beni!?" "Hükümet fark ederse sana ne yaparlar haberin var mı?" Kahta bir adım attı üzerine. "Kendini de, bizi de yaktın." Efru derin bir nefes aldı. "Bu yüzden hepimiz olanları görmezden geleceğiz.." "Bunu yapamam," dedi Kahta. "Sonuçlarına katlanmak zorundayız." "Ömrünün sonuna kadar dört duvar arasında geçirmek istersen neden olmasın!?" "Ne yazdın geçmişine?!" Konuyu değiştirdi, değiştirdiğine göre çipleri çokta iyi bir hayatı olmayacaktı. "Yağız Soydaş'la hayatlarını birleştirdim." Gülümsedi. "Ona bu dünyada cehennemi yaşatacak isim.. içim o kadar rahat ki! Daha fazla bir şey yapmama gerek kalmadı. Gözlerini açtığında sadece Yağız olacak.. ve cehennemin ateşi harlanacak. Can işte o zaman acı çekecek. Canı yanacak.. inanır mısın? Kızı babasını tanımayacak bile. Benim için soğuyacak. İkisi yanarken ben soğuyacağım. Yıllardır bu anı bekledim. Her şeyi yazdım, çizdim. Kahta.. sakın birilerine ulaşmaya kalkışma. Sonu sadece beni değil bu labaratuarda olan herkesi etkileyecek. Sen dahil. O yüzden sessiz kalın. Susun. Ve görmezden gelin. Anlaştık mı?" "Sen düşündüğümdende tehlikeliymişsin." Efru.. bu hikayenin kötü kadını. Yılanın ta kendisi. "Oyun başlasın." Dudakları kıvrılmıştı Efru'nun. Yaşatacakları için bu daha başlangıçtı. Kötü günlerin temeli o gece labaratuarda atılmıştı. Gelecekten habersiz bir söz verildi. Olanlar sızdırılmadı ve sır olarak saklandı. Kahta.. istifa etti o gece. Daha fazla durmak istemedi. Bir kız çocuğunun hayatı mahfolmuştu. Hemde.. suçu yokken. Oyunu kirli elleriyle başlattı Efru. Zor bir hikaye olacaktı. Soluk teninde parlayan siyah kadar koyu kahverengi gözleri vardı, dudakları öpülesi, sert bakışlarıyla sınırları zorlayan adamdı. Yağız Soydaş. O adam, Akkız'ın davranışlarına karşılık yerle bir mi olacaktı? Kızgın bakışları ile Akkız'ı yerle bir mi edecekti? Efru gülümsedi. Yağız, Can'a verilecek en büyük cezaydı çünkü. Kızının hayatına nasıl zarar verdiğini görüp kendinden nefret edecekti. Efru.. o şeytanın ta kendisiydi.
Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE